serkan@radyoulku.com 

Sözcü gazetesi gündeme getirdi.
“Teröristlere dokunmayın” açılımının belgesi ortaya çıktı.
Tutanaklarda terörün nasıl görmezden gelindiğini gördük.
Valilerin “Mevzilerinizden çıkmayın” talimatlarını okuduk.

***
İşte aynı tutum Mersin’de de yaşanmış.
O dönemin Mersin Emniyet Müdür Yardımcısı Hikmet Bulak, bu engellemeleri açıkladı.
Sosyal medyadan patlattı yorumu:
“PKK/KCK terör örgütlenmelerine yönelik OPERASYON YAPMAMIZA büyük ÖLÇÜDE İZİN VERİLMEDİ.”
Başından geçenleri de anlattı.
Ve ne acıdır ki anlattığı olayda bu kahraman müdürümüz hainlerin saldırısına uğramıştı.
Bıçaklandı, aylarca tedavi gördü.
Oysaki bu olayların olacağını o dönemin valisine söylemişlerdi:
“20.10.2010 da ki hain saldırı sonucu Gazi olmama neden olan olaylarda,
3-4 bin kişinin katılması beklenen, eylemci YDGH unsurlarının terörist cenazesinde
provokatif olaylar gerçekleştireceği istihbaratımız olduğu için izin verilmemesi yönünde ki
Emniyet Müdürlüğü olarak şiddetli itirazlarımız Sn Vali tarafından kabul görmemiştir.”

Bu ret etmeler sadece bir olayda yaşanmaz.

Müdür Bulak bu durumu da “Mersin'de TEM ve İstihbarat Şubelerimizin terörü önleme
ve sosyal faaliyetleri de DEĞİŞİK BAHANELERLE ENGELLENMİŞTİR.
Ta ki 2011 Temmuzun da Sn İdris Naim ŞAHİN'in İç İşleri Bakanı olmasına kadar.

Teröre fırsat verenlere yazıklar olsun. Adı gibi Şahin ve Yiğit Bakanımıza selam olsun.”
sözleriyle özetler.

***
Bu konuyu ilk gündeme getiren Eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’dir.
Kendi döneminden önce nelerin yaşandığını bildiği için gelir gelmez gerekli emirleri verir.
Tabi O da o koltukta uzun süre kalamaz.
Tıpkı Bulak Müdür gibi.
O dönemde Mersin Emniyet Müdür Yardımcılığı görevini başarılı bir sürdürürken hain saldırıya uğrayarak yaralanan Hikmet Bulak, bir süre tedavi gördükten sonra Giresun Emniyet Müdürlüğü görevine atanır. Burada da önemli işler başaran ve Giresunluların sevgilisi haline gelen Bulak, en verimli döneminde bu görevinden de aniden alınarak önce Merkeze daha sonra da emekliliğe sevk edilir.

***
Bunları yıllarca söyledik...
Açılım ve çözüm süreci denen uyutma politikasının teröre yaradığını bağırdık.
Mersin’e gelen akil adamlar toplantısında katılımcılara bizzat:

“Bu kadar yoğun güvenlik önlemleri içerisinde, insanların otelin etrafındaki kaldırımda dahi
yürümelerine izin verilmediği bir ortamda hangi barıştan söz ediyorsunuz!
İnsanlardan kaçarak mı bunu sağlayacaksınız?” şeklinde konuşmuştum.
Yıllar ve çözüm süreci sadece teröre yaradı.
Güçlendiler, yığınak yaptılar, bombaları döşediler.
Şimdi ise bunlara göz yumanlar acaba rahatlar mı?
Verdiğimiz acı kayıplar hiç yüreklerinizi yakıyor mu?
Bari çıkında pişman olduğunuzu, sorumlu olduğunuzu söyleyin.

Serkan TULTAK
30.09.2015 serkantultak@gmail.com