Çok az da olsa bazı arkadaşlar, 1 Mayıs Bakırköy Mitinginde yaşanan olayları ve sonuçları doğru ve yerinde tahlil edememektedirler.

                Bu arkadaşlar, “CHP bir kitle partisidir. HDP ile de birlikte miting yapabilir.” demektedir.

                CHP’nin tüm Türkiye’nin ve hatta tüm milletin partisi olduğu doğrudur.

                Bu miting, CHP’nin önderliğinde düzenlenmemiştir.

                HDP’nin ve dolayısı ile PKK’nin etkili olduğu sendika ve diğer örgütler tarafından hazırlanmıştır.

                DİSK de bu işin içindedir.

                Bildiğiniz gibi DİSK, ısrarla önceki senelerde de olduğu gibi 1 Mayıs’ta Taksim’e çıkacağını söylerken birden çark etmiştir.

                Ancak bu fikrini değiştirecek bir süreç yaşanmaktadır.

                Bildiğiniz gibi DİSK Kongresi’nde de bazı delegeler Kürtçe PKK lehine sloganlar atmıştır.

                Kısacası HDP –PKK- DİSK, içinde bazı güçlü sendikalar dışında etkilidir. Yönetime de maalesef tamamen HDP’nin çizgisinde bir ekip gelmiştir.

                PKK, ardı ardına TSK’den ağır darbeler yemektedir. PKK’nin beli kırılmaktadır.

                PKK’nin yeniden diriltilmesi gerekmektedir.

                Bu 1 Mayıs eylemi bu nedenle çok önemlidir.

                Esas olarak da 1 Mayıs bu nedenle kitlesel olarak Bakırköy’de kutlanacaktır.

                Bakırköy Mitingi de nesnel olarak PKK önderliğinde tezgâhlanmıştır.

                Amaç, TSK tarafından beli kırılan PKK’ye hayat öpücüğü vermektir. 

                Diğer bir amaç da CHP’nin de bu PKK’nin canlandırılmasında rol oynamasını sağlamaktır.

                Ve hepimizin gözleri önünde bu miting, beklendiği gibi PKK’nin şovuna dönmüştür.

                TSK’nin PKK’ye yaptığı operasyonların durdurulması çerçevesinde konuşmalar da yapılmıştır.

                CHP’nin ALTI OK flaması, tarihinde ilk kez gördüğümüz gibi bir bölücü örgütün liderinin posteri ile aynı karede bilinçli olarak buluşturulmuştur.

                Bu CHP’ye açıkça kurulmuş bir tuzaktır.

                Sadece CHP’ye değil, bütün üyelerine, seçmenlerine ve Türk Milleti’ne kurulmuştur bu tuzak.

        CHP, terör örgütüne güç ve cesaret veren bir eylemde tabiatı ve kurucu iradesi gereği katılamaz.

        CHP, elbette bütün millete önderlik eder, aynen 1919’larda Kurtuluş Savaşı’nda olduğu gibi.

         Bu 1 Mayıs, Çanakkale’de TÜRK-İŞ önderliğinde ve Gebze’de DİSK’e ve TÜRK-İŞ’e bağlı sendikalar öncülüğünde kitlesel olarak kutlanmıştır.

         CHP yöneticileri, neden bu mitinglere değil de, açıkça buram buram tuzak kokan, HDP etkisinde düzenlenen bu Bakırköy mitingine katılmıştır?

         CHP ve yöneticileri, dün -03.05.2016- televizyonlarda yüreğimiz yanarak izlediğimiz gibi TBMM’nde –Atatürk’ün bağımsızlık savaşı vermek için kurduğu gazi mecliste- “BİJİ SEROK APO” diye slogan atanların, “YENİ BİR MECLİS KURACAĞIZ” diyenlerin kuyruğuna takılamaz, peşinden de gidemez.

         Ayrıca sonuca bakalım:

         Milyonlarca CHP üyesi ve seçmeni vatandaşımız -ben de dâhil- bu duruma itiraz etmektedir.

         Biz CHP’nin iktidar olmasını, ülkemizin içinde bulunduğu bu beladan ALTI OK önderliğinde kurtulmasını istiyoruz.                

         Hatta ABD tezgâhlarında dokunan, bölgedeki milli devletleri dağıtan ve toplumları etnik ve dini inanca dayalı olarak parçalayan BOP’ni geçmişte SEVR antlaşmasını yırtıp attığımız gibi paramparça etmek için CHP iktidarı kaçınılmazdır.

         Ama maalesef!

         Son anketler, CHP’nin oyunun giderek azaldığını ortaya koymaktadır.

         Bu tür eylemler, CHP’nin güçlenmesine değil, partinin ve ülkenin ve hatta tüm Ortadoğu Coğrafyası’nın zayıflamasına, ama PKK başta olmak üzere ABD'nin ve diğer terör örgütlerinin hayatını devam ettirerek ortalığın cehennem ateşine dönmesine hizmet ediyor.

         Biraz Atatürk gibi düşünün lütfen!

        Ya Türkiye ya da PKK!