Gazipaşa İlkokulu’nun önünden her geçişimde geçmişe duyduğum özlemin ateşiyle kavrulurum… 

Yarım asır önce koştuğum o bahçe, sonradan kondurulan eklenti binayla daha da küçülmüş, sıcacık toprak zemin buz gibi betonla bezenmiş, kırmızı kiremitleri sökülen okul çatısı çinkoyla kaplanmış, bahçe duvarı yükseltilerek çocukların dışarıyla ilişkisi kesilmiş, özetle cumartesi günleri de gittiğimiz okuldan hiçbir iz kalmamış...  

Aralarından güle oynaya koştuğumuz yemyeşil narenciye ağaçlarıyla güzelleşen evlerin yer aldığı sokaklar sağlı sollu, estetikten yoksun beton yığınlarıyla bezenerek insanların yaşam alanları olabildiğince daraltılmış… 

Ne acıdır ki sözde bunca gelişmeye karşın, insanlığın gönenmesi adına güzellikleri üst üste yığmayı başaramamışız, üstelik sahip olduğumuz güzel hasletleri de, yeşili yok ederek diktiğimiz binaların temeline gömmüşüz… 

Yönlendirildiğimiz yaşam biçimi gereği tüm benliğimizi saran arzsız edinim hırsının güdüsüyle birbirimizin kafasını yarıp gözünü çıkarıyoruz…  Toplumun temeli olarak benimsenip ömür boyu sürmesi istemiyle başlayan aile birliktelikleri mahkeme salonlarında görülen boşanma duraklarında sonlanıyor… Başta zaman olmak üzere kaybedilen değerleri tekrar kazanmak asla olası değil, geçmişteki güzellikleri günümüzün çirkinlikleri örtüyor; perdelerin ipini tutansa yine bizleriz… Çırpındığımız denizin en küçük karesinde taban tabana zıt birçok kesit şekilleniyor! -Şaibeli referandum tartışmaları sürerken, kimileri 2019’un cumhurbaşkanı adayını arıyor!  -İsimlerinin kalabalık sözde akademisyenler saçma sapan konuşarak kafa karıştırıyorlar…  -Küçük çocuğun tedavisinin için ailesi yardım bekliyor! -Devlette makam arabası saltanatı sürüyor! -Zarar eden köprülerin kaybını devlet ödüyormuş! -Güvenlik güçlerince gerçekleştirilen operasyonda iki Mehmetçik şehit olurken, bilmem kaç PKK’lı öldürülmüş… -Suriyeliler bir vatandaşın kafasını kesmiş… -İşsizlikten bunalıma giren koca, çocuklarının gözleri önünde karısını kesti… -Çöp konteynırında bulunan iki günlük bebek karakola teslim edildi…  Vs… 

İyi kötü, güzel çirkin koyun koyuna, ezen taraf yaptığının karşılığını refah içerisinde yüzerek görürken, ellerinde olmadan sahip oldukları aidiyetlerin hamağında uyutulan ezilenlerse, tecelli edeceğine inandıkları ilahi adaletin avuntusuyla öbür dünyayı bekliyorlar… 

Talan devam ederken koşullar iyiden güzelden yana evirilmiyorsa, sözde yönetim biçimi değişse ne yazar?