E-Posta : endererdemil@gmail.com

 Türkiye’de açılım süreci 2009 yılında başlatıldı. Ancak süreç hiçbir döneminde kamuoyuna anlatıldığı gibi yürümedi. PKK’nın işine yaradı. Sonunda bilinen hendekler savaşı başladı. Kahraman güvenlik güçlerimiz çok zayiat vererek yurtiçindeki kalkışmanın önünü aldı.

Ancak açılım süreci yurtdışında PKK- PYD’nin de güçlenmesine yaradı. Şimdi operasyonlardan kurtulanlar PYD saflarındadır.

Center for American Progress (Amerikayı Geliştirme Merkezi) 2014 yılının Temmuz ayında yayınladığı (The United States, Turkey, and the Kurdish Regions The Peace Process in Context By Michael Werz and Max Hoffman, July 2014) ABD, Türkiye ve Kürt Bölgeleri başlıklı raporda IŞİD’le mücadelede PKK/PYD’nin kilit rol oynayacağını ileri sürmüş, Türkiye’yi de “ikna” ederek destekleyeceğini açıklamıştı.

Her ne kadar Türkiye PKK’nın Suriye kolu olduğunu bildiği PYD’ye doğrudan destek vermek istemese de Barzani’ye bağlı Peşmergelerin Türkiye’den geçerek Kobani denilen Ayn-El  Arab’da PYD’ye yardım etmelerini sağladı.

PYD’nin Ayn-El  Arab’da (Kobani) IŞİD’de karşı başarısı Suriye’nin kuzeyinin ele geçirilmesiyle eş anlamlı Rojava Devriminin de temeli oldu.

Türkiye gerek açılım süreci boyunca verdiği tavizler, gerekse “Rojava Devrimine” verdiği dolaylı destekle düşmanını yaratmış oldu.

ABD’nin PYD konusunda Türkiye’yi “ikna” çabaları sonuç vermeyince de Trump, PYD’ye ağır silahlar verilmesi kararnamesini imzaladı.

Türkiye, kararsız dış politikası ve eksik terörle mücadelesiyle düşmanının her gün büyümesini sadece izler hale geldi.

Bu kararsız Terörle mücadele sürecinde şehit vermeye devam ediyoruz. Sıkı savaşıyoruz. Ama asıl düşmanla değil. Asıl düşman hemen sınırımızın ötesinde. Biz şehit verdikçe twitter hesaplarından sevinç çığlıkları atıyor.

Geçtiğimiz gün bölgede savaşı etkin yürüten komutanlarımızın neredeyse tamam şehit oldu. Helikopter kazası deniyor. Kamuoyu inanmıyor…

Terörle Mücadelede asıl düşmanımız Kandil’de konuşlanmıştı. Şimdi bir ikinci düşman geçmişteki desteğimizle sınırımızın hemen yakınında büyüdü. ABD’nin desteğiyle daha da büyüyecek.

Askerimizi koruyamıyoruz. Çünkü terörle mücadelede asıl düşmanla savaşamıyoruz.

Suriye devletine kalkışanlara yıllarca destek verdik. Suriye’yi bölmek isteyen güçlerle müttefik olduk.

Müttefikimiz düşmanımıza ağır silah sağlıyor. Önüne geçip bizi onunla savaşamaz hale getiriyor.

Bu arada da komutanlarımız kuşkulu kazalarda şehit oluyor.

Askerimizi bu yüzden koruyamıyoruz.

Durdurun artık bu gidişi!