AYDINLIK / ALMANYA

Almanya’nın Türkiye uzmanı gazetecilerinden Rainer Hermann, 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Türkiye’nin Avrasya yönelişinin hız kazandığını yazdı. Hermann, ülkenin en etkili günlük gazetelerinden, 350 bin tirajlı Frankfurter Allgemeine Zeitung’da dün yayımlanan yazısında şu satırlara yer verdi:

“Subaylarda olduğu gibi diplomatlarda da göreve getirilenlerin Batı yanlısı olduğunu söylemek pek olası değil. Bu temizlik, Devlet aygıtının, Ordu’nun, Dışişleri Bakanlığı’nın yeniden yapılandırılması, yeni bir yön belirlemesi için bir fırsat olarak değerlendiriliyor. 16 Nisan halk oylaması sonrası Yeni Türkiye’nin başlangıcını ilan eden Erdoğan, ziyaret ettiği ülkeler ile gereken mesajı verdi: Hindistan, Rusya, Kuveyt, Çin.”

Gülencilere, ABD’ye yakınlığı ile tanınan, uzun yıllar Türkiye’de muhabirlik yapan Hermann, ABD ile Türkiye’nin Suriye konusunda da rotasını değiştirerek farklı hedefler izlediğine dikkat çekti: “Erdoğan’ın Almanya ve Avrupa’yı hedef alan çıkışlarının somut bir hedef taşıdığı ortada. Türkiye, rotasını yeniden belirliyor.”

‘BATI’YA KARŞILAR’

Türkiye’de devlet aygıtında Erdoğan’dan önce de Avrasyacılığın geliştiğine, Avrasyacıların Türkiye’nin tam bağımsızlığının, egemenliğinin korunmasını savunduklarına dikkat çekiyor ve şöyle diyor: “Avrasyacılar, Transatlantik Batı blokuna ve Avrupa Birliği’ne o dönemde de karşı çıkıyordu. Türkiye’nin yerinin bölgesinde olduğunu, Rusya ile İran ile işbirliğinin yapılmasını savunuyorlardı.
 
‘PERİNÇEK ON YILLARDIR AVRASYACI’

“Avrasyacıların temel anlayışına göre dünyanın merkezi Batı’dan Asya’ya doğru kayıyor. Avrasyacılara göre, Avrupa Birliği ve NATO, Türkiye’nin toprak bütünlüğü konusunda hiçbir olumlu katkıda bulunamaz.”

Alman gazeteci Hermann, “Avrasya seçeneğini dillendiren etkili generaller hep vardı” diyerek yazısını şöyle sürdürüyor: “Örneğin 2000’li yılların başında Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreteri Orgeneral Tuncer Kılınç, Türkiye’nin Rusya, Çin ve İran ile işbirliği yapmasını savunuyordu. Kılınç’a göre Türkiye, Avrupa Birliği ve NATO ile ilişkilerinde mesafeli bir politika izlemeliydi.”

Hermann Doğu Perinçek’in onyıllardır Avrasyacı olduğunu vurgulayarak yazısında “Türkiye’de on yıllardır Avrasya seçeneğini gündeme getiren ve tanınan bir aydın ise sol yönelişi olan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ve çevresidir. Doğu Perinçek ve çevresi, Rusya’da Batı karşıtlığının öncülerinden olan Rusya’daki yeni Sağın liderlerinden olan, aynı zamanda Putin’in danışmanı da olan Aleksander Dugin’le irtibat halinde. Erdoğan muhtemelen onun sayesinde, Kasım 2015’te düşürülen Rus uçağından sonra gerilen Türkiye-Rusya ilişkilerinin yeniden normalleştirmesini başarabildi” dedi.

‘ERDOĞAN’IN POLİTİKA DEĞİŞİMİNİ AÇIKLIYOR’

Hermann, Avrasya seçeneği konusunda “üç farklı bakış ve ceryan” söz konusu olduğunu öne sürüyor: “Doğu Perinçek ve çevresi, Rusya ile yakınlığı savunurken, Türk milliyetçileri Pan- Turan emeller içindeler, İslamcılar ise Osmanlı İmparatorluğu’nun önemi üzerinde duruyorlar. Erdoğan bu üç akımı da birleştirebilir. Erdoğan bununla ideolojik anlamda bir yenilik getirmeyecektir. Esasen Türk devlet aygıtında var olan ve giderek kökleşen Avrasyacı geleneği benimsemiş oluyor. Bu nedenle de başlangıçta Erdoğan’a karşı mücadele eden Doğu Perinçek gibi şahsiyetler günümüzde Erdoğan’ın destekçileri arasında yer alıyorlar. Bu yöneliş Erdoğan’ın neden dini çevrelerin ötesinde etkili olduğunun bir göstergesidir. Bu yöneliş aynı zamanda Erdoğan’ın Kürt Sorunu ve dış politikada izlediği politika değişimini de açıklıyor.”