Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında: “CHP'nin giderek marjinalleşeceğine ve siyasetin denkleminden çıkacağına inanıyorum. İnşallah önümüzdeki seçimler CHP'nin devre dışı kalışının miladı olacaktır" dedi.

Sözlerinin iki önemli unsuru şu iki sözcüktü: “marjinalleşecek” ve “devre dışı kalacak”

Marjinalleşmekten kastı 10 Aralık hareketinin CHP yönetimini tamamen ele geçirmesi olabilir mi?

10 Aralık Hareketi 10 Aralık 2005 tarihinde İstanbul Dedeman otelinde yapılan bir toplantıdan sonra oluştu. O zamanlar Süleyman Çelebi ve Burhan Şenatalar’ın başını çektiği ve siyaseti doğru şekillendirme amacıyla başlayan 10 Aralık Hareketi, günümüzde Erdoğan Toprak ve Oğuz Kaan Salıcı önderliğinde CHP’nin Altıokundan yolunu ayırarak yürüyor. Özgürlükçü (Liberal hatta neoliberal) olma, Anayasal vatandaşlığı savunma, üniter devletten rahatsızlık, Atatürk’ün yolunu beğenmeme ve sayamadığımız pek çok ortak özellikler taşıyor. Ermeni Soykırımı yalanının sözcülüğünü yapan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftacıoğlu, 10 Aralık Hareketinin desteğiyle kongreyi kazanmıştı. DSP’den Şişli adayı olan Mustafa Sarıgül de bunlarla işbirliği yapıyor. Hüsamettin Özkan ekibinin de desteği arkalarında.

10 Aralık Hareketi, etnik ayrılıkçı partiler/örgütler, yetmez ama evetçiler, Cumhuriyet yıkıcıları velhasıl tüm Cumhuriyet ve CHP düşmanlarıyla elbirliği ediyor.

Oğuz Kaan Salıcı’nın bir konuşmasında  “CHP kapatılmalı, vakıf halini almalıdır. CHP, sosyal demokrat bir parti değildir. Sosyal demokrasinin önündeki en büyük engeldir ve bu yüzden kapatılmalıdır.”  Dediği de notlarımız arasında…

Aday belirlemelerinde Parti Meclisinde yapılan oylamalarda, Kemal beyin desteğine rağmen adaylarını kıl payı geçirebilmeleri henüz CHP’ye tam egemen olmadıklarını gösterir. Hedefleri 2019 yılı içinde yapılması beklenen CHP Kurultayında Oğuz Kaan Salıcı’yı  CHP’ye genel Başkan yapmak. Yerel seçim başarısızlığı da Salıcı’ya başkanlık yolunu açacak.

CHP’nin devre dışı kalması

CHP tabanı, 31 Mart yerel seçimleri için belirlenen adayların düşük profilli olduğundan yakınıyor. Adaylar için düşük profilli demek hem haksızlık olur hem de yanlış. Ancak yaptırılan anketlerden çıkan sonuçların göz önünde tutulmadığı da bir gerçek.  Bu durum, aday belirlemesine ağırlığını koyan 10 Aralık Hareketinin; (Başında Erdoğan Toprak ve Oğuz Kaan salıcı var) CHP’nin 31 Mart Yerel seçimlerinde başarısız olmasını mı amaçladığı sorusunu akla getiriyor. Bu yolla Oğuz Kaan Salıcı’nın Genel başkanlık yolunu mu açmaya çalışıyorlar?

Mersin’de ne oluyor?

CHP’yi devre dışı bırakma çabası Mersin’de de sürüyor. CHP adayına karşı başka partiden, olmazsa bağımsız bir aday çıkarmaya çalışıyorlar. Bazı CHP’li aday adaylarının başka partilerden aday olacakları söylentisi yayılıyor. Kısaca 10 Aralık Hareketi uzantıları Mersin’de CHP’ye seçim kaybettirme telaşında.

Ne yapmalı?

Kemal Bey Genel Başkan olduktan bu yana CHP’yi gerçek CHP’lilerden arındırarak, etnik ayrılıkçıları, ılımlı İslamcıları, Altıok düşmanlarını ve benzerlerini partiye aldı. Almakla da kalmadı, onlara partide önemli görevler verdi. Bedeli de 9 seçim kaybederek CHP’ye ödetti.

Şimdi son darbeyi vurma sırası gelmiştir. Oğuz Kaan Salıcı’yı Genel Başkan edip; CHP’yi Atatürk’ten, Altıoktan ve Cumhuriyet değerlerinden arındıracak.

Mersin’de yapmamız gereken adaylarımız etrafında kenetlenip, seçimleri kazanmaktır.  Özellikle Büyükşehir’i mutlaka kazanmak zorundayız.

CHP’lilere büyük iş düşüyor. CHP’yi ortadan kaldırmak isteyenlere, önce seçimlerde, ardından de önümüzdeki kurultayda gereken dersi vermek gerçek CHP’lilerin görevidir.

Ender Erdemil, 1 Şubat 2019