Pek bilinmez Mersin İdmanyurdu'nu Cumhuriyet Halk partisi kurdu..Yine bir dönem futbolcuların hepsi CHP üyesi idi. Şimdi CHP'li Belediyeler tarafından yönetildiğimiz bu dönemde İdmanyurdu kapanmak zorunda kalıyor ya, yazık diyorum, başka bir şey demiyorum.

---

İŞTE MERSİN İDMAN YURDU’NUN KURUCULARI:

Türk gençliğinin fizik ve moral kabiliyetlerini ulusal ve inkilapçı amaçlara ve yurt müdafası icaplarına geliştirmek gayesiyle Beden Terbiyesi ve spor yapmasını temin için 1925 senesinde kuruldu.

İbrahim Yekta (Ziraat Bankası Memurlarından)
İbrahim Bigam (Numune Mektebi Muallimi)
Edip Buran (Tahmil Tahliye Memuru)
İhsan Dağıstan (Arif Numani Ticarethanesi Memuru)
Hasan Tahsin (23. Alay Yaveri (Üstğm.)
Hamit Abey (Ticarethane Muhasibi)
Hakkı Cemal Üçer (Tüccar)
Hayri Gültekin (Tüccar)
Rauf Süleymaniyeli (Gümrük Memuru)
Sami İstanbullu (Gümrük Memuru) 
Semih Can (Posta Koli Memuru)
Ömer Cevdet Türkmenili (Tüccar)
Asım Güler (Belediye İskele Memuru)
Fevzi Serdengeçti (Tüccar)
Kazım Kırzade (Vapur Kumpanyası Sahibi
Lütfi Resimci (Ticaret Odası Memuru)
Muharrem Yeğin (Tüccar ve Komisyoncu)
Mustafa Lütfü (23. Alay İaşe Subayı)
Muhip Batıbeki ( Atıf Yılmaz'ın babası) Muhasip
Necati Salim (Gümrük Memuru)
---
Şimdi bakın, dünya kadar Tunceli'li arkadaşım vardı. Hiçbiri Dersimliyiz demezdi. Dernekleri vardı, adı Tunceliler derneği idi. Herkes hatırlar yakın zamana kadar böyleydi bu.. Ne oldu da birden bire Dersim derneği diye adınız değiştirdiniz. Ne oldu da birden bire bir çoğu kendine Dersimliyim demeye başladı.. Bana biri bunun piskolojik ve siyasi izahını yapsın.. Ne oldu devrim mi oldu, Türkiye demokrasiye mi geçti. Biz zamanlar gururla söylediğiniz Tunceliyim demekten neden vazgeçtiniz..
---
Ne zamandır yobazlığın yalnızca dincilikle ilgili değil, belki de hepimizde olan bir düşünce tutumu olduğunu düşünüyorum. Yobazlık bir çeşit ruh tembeliği aslında. Araştırmaya, yeni şeyler öğrenmeye kapalı olma durumu. Ezberlenenlerin, klişelerin dışına çıkamama, farklı olanı görememe. 
Yobaz kördür. Gerçek körüdür. Hatta insan körüdür. Yobazın daracık düşünceleri dikenli tellerle çevrilmiştir. Ne kendisi dışarı çıkar, ne farklı olanı içeri alır. 
Yobazın düşünceleri dogmatiktir. Hayattın ve gelişmelerin dışındadır. Yobaz kendi sınırlı düşünncesinin ötesinden korkar. Bu korku onu aynı zamanda saldırgan yapar. Kendi klişelerinin dışında kalanları her an aforoz eder. Damgalar.
Ne yazık ki, son zamanlarda, asıl tehlikeli yobazlığa, yobazlığa karşı mücadele etmesi gereken bir kısım solcuların düştüğünü görüyorum.
---
Nükleer santralle karşı olabilirsiniz. Prensipte olmasa bile ben de Akkuyu'da santral yapılamasına karşıyım. Ancak insanları Çernobil türü kazalarla korkutmayın.. O tür kazalar artık olmayacak.. Çernobil türü santrallar 1950'lili yılarda yapılan birinci kuşak santrallerdi. Sonradan Güvenlik teknolojisi geliştirildi. Artık nükleer santraller her hangi bir patlama halinde dışarıya radyasyon sızmayacak şekilde beton korunaklı yapılıyor.. 
Başka sebebler bulun ama doğru bilgi verin halka. 
Bu arada şimdiye kadar Nükleercilerle hiçbir ilişkim olmadı, geziye filan da katılmadım..
---
Mersin Büyükşehir Belediyesine önceki dönemden bir yıllık geliri kadar (2 milyar tl) borç kalmış.. Çok büyük rakam bu. Bu durumda Vahap Seçer 5 yılllık hizmet döneminin bir yılını geçmişin borçlarına harcayacak.. 
Vahap Seçer, borç sorununa çözüm olarak tasarufa gideceklerini ve yatırımları da yap işlet devret gibi daha başka finansman yoluyla sağlayacaklarını söyledi. İzleyeceğiz.
---
CHP'liler geçmişte Genel başkanları İsmet İnönü'ye ne diyordu biliyor musunuz? "Büyük Başbuğ" 
Zamanın gazeteleri de bu şekilde yazıyordu İnönü için..