BEN SADECE "SEÇİM" KAYBETTİM!..

KAZANANI TEBRİK EDERİM... ANCAK !..

Bu yola çıkarken yol arkadaşlarıma "Biz bu seçimleri kaybedersek de şerefimizle kaybedelim, ama ortaya koyduğumuz ilkelerden asla vazgeçmeyelim" demiştim...
Öyle de oldu...
Seçimleri farklı kaybettik...
Ama şerefimizle, ama verdiğimiz sözlerden dönmeden, ilkelerimizden taviz vermeden...Nicelik değil, nitelik diyerek kaybettik...
Çünķü gazeteciliğin kutsal bir görev olduğunu bilecek kadar gazeteciyiz...
Peki sadece haber yazmak mıdır gazetecilik?...
Gazetecilik muhalefettir... Tavırdır... Duruştur...
Gazeteci etiği, ilkesi, duruşu, vicdanı olan kişi değil midir?
Ama bu seçimlerde gördüm ki özgür ruh, bağımsız karakter, tavır, dik duruş, ilke oldukça uzaklaşmış basın sektöründen...
Demokrasi ve özgürlük sadece ağza yakışan iki kelimeymiş meğerse...
Herneyse!
Seçimi kaybedeceğini bile bile, kazanmak için değil; sırf bize seçim kaybettirmek için yola çıkanlara; aktif çalışan arkadaşlarımızı üyelikten silip, yıllardır farklı sektörlerde çalısan kişileri ısrarla silmeyip, bir de koluna girip sandığa götürenlere; siyasi başarısızlıklarından zarar gören egolarını (!) cemiyet seçimi üzerinden tatmin etmeye çalışan mefta siyasilere, bürokratlara, STK'lara söyleyecek hiçbir sözüm yok!
Siz kendinize yakışanı yaptınız.
Üzerinizde çok güzel durdu bu gömlek!!!
Neyse ki ben sadece seçim kaybettim...
Hiç kimse bana dönek, iki yüzlü, riyakar, gurursuz, ucuz diyemez...
Onurum ve gururum da alnımda, kaldığım yerden yoluma devam ediyorum...
Biz kara propaganda yapmadık... Ekonomik boyunduruğun altında ezilen genç muhabirlerimiz ve zor günler geçiren işverenler için projeler ürettik...
Birlikte nefes almak, birlikte ağlamak, birlikte gülmek istedik...
Sırtımızdaki bıçak yaralarını sayamadık, ama seçimden sonra gelen itirafları tek tek saydık.
Hayırlısı böyleymiş! Cemiyetimizin üye yapısı bizim ilke ve değerlerimizin yapısıyla paydaş değilmiş!
Bu süreçte destek veren tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyor, yeni yönetimi tebrik ediyorum.