Kadınlarımız!..


Tarih : 8 Mart 2020 Pazar 11:23

Ali Adalıoğlu

Yarın 8 Mart..

Dünya Emekçi Kadınlar Günü...
Herkes hazırlık yapıyor.
Bir koşuşturma bir koşuşturma ki sormayın gitsin.
Özellikle de siyasetçiler ve yerel yöneticiler.
Ellerinde gül ve karanfillerle kalabalık yerlerde boy gösterecekler.
Kadının ana, bacı olduğunu anımsayacak.
Kadına şiddette karşı olduğunu haykıracak.
Köşe yazıları kadınlardan geçilmeyecek.
Magandalar bile Kadınlar Günü’nü kutlayacak.
Ama amacı, günü kurtarmak olacak!  
Kadınlarımız yılda bir gün olsa da bu güzel sözler ve davranışlarla mutlu almaya çalışacak.
Tabi ki ne mutlulukları ne kadar sürerse.
Türkiye’de nüfusun yüzde 49.8’ini kadınlar oluşturuyor.
Gel gör ki çalışan kadın sayısı erkeklerin yarısı kadar bile değil,.
Yüzde 65.6’ya, yüzde 28.9 gibi bir dağılım var.
Bu dağılıma göre ne söylesek boş!
İstatistikler Türkiye’de kadının kendisinin değil, adının bile olmadığını gösteriyor.

Sözün ÖZÜ;

Yılda bir kez kadını anımsamakla nereye varılır?
Bununla kadın-erkek eşitliği de sağlanamaz.

Büyük Önder Atatürk, Türkiye Cumhuriyeti kurulurken, Türk aydınlanmasının en başına kadın ve çocuk haklarını koymuştu. 17 Şubat 1926 yılında Türk Medeni Kanunu ’nu kabul etmiş böylece erkek egemen düzene son verme hamlesini başlatmıştı.

94 yıl geçmesine karşın değişen çok bir şey yok!
Artık kadınların sesi daha gür çıkmalıdır!
Yalnızca evde değil!
365 günde bir kendini anımsayanlara gerekli yanıtı vermelidir!
Oy uğruna verilen boş sözlere kanmamalıdır.
Ve de kadın olmazsa aile olmayacağını topluma öğretmelidirler..
Çünkü, bu onların en doğal hakkıdır.

                *           *         *

Bu yıl da Bekir Coşkun üstadın mısralarıyla analım kadınlarımızı..

KADINLAR

kadınlar bir gün çekip gittiklerinde, peşlerinde ‘yetim-öksüz’ kalan çok olur.
mutfaktaki dolap, perdeler, kavanozun içindeki eski düğmeler, özenle saklanmış küçülmüş giysiler, dolap diplerindeki kurdeleler…
çekmecenin dibinde artık kimsesizdir eski tarak.
sabah karanlığında mutfaktan gelen tıkırtılar susar, yetim kalmıştır tabaklar.
bir kadın gittiğinde hep suyu unutulur saksıların.
sık sık boynunu büker ’sarıkız’.
teki kalmış o eski bardağın anlamını bilen olmaz, değerini kimse anlayamaz krom hac tasının.
balkon artık sessizdir.
koridor kimsesiz.
bir kadın gittiğinde…
bir kadın gittiğinde ne çok kişi gider aslında; bir ağır işçi, bir temizlikçi, bir bakıcı, bir bahçıvan, bir muhasebeci…
bir anne gider…
bir dost…
bir arkadaş…
bir sevgili…

ne çok kişi yok olur aslında, bir kadın gittiğinde.


Etiketler :




Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!
 



ANASAYFA
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM
MASAÜSTÜ GÖRÜNÜM

demokratmersin.com © Copyright 2007-2025 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA