Mersin’in en eski ilçelerindendir Silifke.

Dahası, 1924’ten 1933’e kadar İçel Vilayetinin merkeziydi.

Silifke eskiden “Poyrazı bol Silifke” diye anılırdı.

Sanırım bundan sonra, “Girişimcisi bol Silifke” diye anılacak.

Silifke yoğurduyla da ünlüdür.

“Silifke’nin Yoğurdu” halk oyunu meşhurdur.

Hareketli ve ritmik bir oyundur.

Beğeni ile izlenir.

Ama günümüz Silifke’si ürettiği ürünlerle izleniyor ve tanınıyor.

Son yıllarda Çilek’in en kaliteli ve en çok çok üretildiği ilçedir Silifke.

Yer Fıstığını yazmaya bile gerek yok.

Nar, Domates ve diğer ürünleriyle de Marka Kent olma yolundadır.

Tarihi ören yerleri ise oldukça çoktur.

Marka Kent olmak, o şehrin tanınırlığını ve bilinirliliğini artırır.

Bunun için STK’lara önemli görev düşer.

Kısacası, vagonları çekmek için bir Lokomotif gerekir!

Silifke Ticaret ve Sanayi Odası son yıllarda bu görevi üstlenmiş ve başarıyla yapmaktadır.

Hafta sonu STSO tarafından , “Liderlik akademisi ve Strateji Çalıştayı” düzenlendi.

Mersin Üniversitesi, TOBB Ticaret ve Teknoloji Üniversitesi, Mersin Deniz Ticaret Odası ve Mersin Ticaret ve Sanayi Odası da destek verdi.

Çalıştaya, KKTC Başbakanı Tufan Erhürman, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, oda ve borsa başkanları ile çok sayıda akademisyen katıldı.

Katılım ve düzenleme gerçekten çok iyiydi.

Mersin’e 150 kilometre uzaklıkta yapılan Çalıştaya çağrılıların hemen hemen tamamı katıldı.

Bir tek protokolde eksiklik göze çarptı.

Kalkınma Eski Bakanı Lütfi Elvan son dakikada Saray’a çağrıldığı için toplantıya gelememişti.

Mersin Valisi Ali İhsan Su Beyefendi’nin de son dakikada önemli(!) bir işi çıkmıştı.

Bu son dakika mazeretlerini oldum olası anlamamışımdır ya, haydi neyse!

Çalıştaya dönersek;

STSO Başkanı Nurettin Kaynar’ın konuşması ve de Silifke’yi tanıtan sinevizyon gösterisi oldukça iyi hazırlanmış.

KKTC Başbakanı Tufan Erhürman’ın konuşması dolu doluydu.

 Başbakan Erhürman, Türkiye- KKTC ticari ilişkilerini anlattı.

Erhürman’ı dinlerken tüylerim diken diken oldu.

Hem Yavru Vatan diyoruz hem de ticarette Döviz kullanıyormuşuz.

Üstelik KKTC’de de Türk Lirası kullanılmasına karşın.

2017’de KKTC- Türkiye ticaret hacmi 1.1 Milyar Dolar.

KKTC’nin Türkiye ihracatı 64 milyon dolar.

İthalat 1 Milyar doların üstünde.

Varın gerisini siz düşünün.

Erhürman, gümrükte yaşanan sıkıntılardan da söz etti.

Ve de, “Kıbrıslı Türk iş insanlarıyla Türkiye’deki iş insanları el ele versin, olanaklarını birleştirsin, birlikte üretelim ve birlikte paylaşalım. Buna ihtiyacımız var.” diye adeta feryat ediyor!

Tabi ki sesini duyan olursa.

KKTC’YE uygulanan ambargoyu anlatmaya bile gerek yok.

Bu konuda Mersin Deniz Ticaret Odası başta olmak üzere Silifke Ticaret ve Sanayi Odası önemli adımlar atıyor.

Ama birçok iş Merkez’de yani Ankara’da düğümleniyor.

Bu düğümlerin de kördüğüm olmadan çözülmesi gerek!

Geçtiğimiz günlerde TOBB bünyesinde kurulan ve Başkanlığını MDTO Başkanı Cihad Lokmanoğlu’nun yaptığı, “Türkiye -KKTC İkili Odası” sorunların çözülmesi için önemli çalışmalara imza atacak gibi.

Çalıştayda açılış dersini veren TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ise girişimci olmanın önemine değinerek, “Hayal kurmaktan çekinmeyin. Ama hayallerinize ulaşmak için hedef belirleyin” diyerek iş insanlarına cesaret aşılamayı ihmal etmedi.

Sözün Özü;

Silifke Ticaret ve Sanayi Odası’nın “Liderlik Akademisi ve Strateji Çalıştayı” her yönüyle oldukça verimli geçti.

Katılanlardan tam not aldı.

Çalıştay öncesi ve çalıştay sırasında Atom Karınca gibi koşuşturan Oda Başkanı Nurettin Kaynar’ı kutlamak boynumuzun borcu oldu.

Tabi ki emeği geçen tüm ekibini de unutmadan!

Elinize sağlık...

Bilgiye ulaşmadan paraya ulaşmak zordur!