Bu illet hep güzel insanları bulur zaten.

Şimdi de Ender Erdemil’e musallat oldu.
Ama bu sefer sert bir kayaya çarptı gibime geliyor.

Erdemil’i tanırım. Akılcıdır, savaşçıdır,inattır yerine göre.

Adana’dan Mersin’e yeni geldiği yıllar tanımıştım onu; yıllar yılı da görüşürüz,selamlaşırız, dertleşiriz,bölüşürüz, paylaşırız.
Bizlere ağabeylik etmiştir hep, öğretmenlik etmiştir.
Ne çok şey öğrenmişizdir ondan.
Mülkiyelidir kendisi; bir zamanların işadamı.

Sonraları gazetecilikte karar kılmış, gazete çıkarmış, imtiyaz sahibi olmuş. Ülkenin sorunlarını dert edinmiş, dünya gündemini kovalamış. Günceli, evrenseli , doğru bildiklerini,birikimlerini taşımış köşesine.

Zekası da kalemi de keskin biri Ender abi, ender rastlananlardan biri.

İddialı yazılarıyla gündem oluşturmasını bilir.
İşte bu yüzden başına gelmeyen kalmamıştır. O dava senin, bu dava benim koşuşturup durmuştur mahkeme koridorlarında. Ergenekon’dan yargılanmış, aklanmış doğal olarak.Yılmamış,hiçbir güç yıldıramamıştır onu.

Dönemin Kültür Bakanı Fikri Sağlar'ın okul arkadaşıdır kendisi. Yurdunu, milletini özünden çok sevenlerden.

Mücadeleci.

Hayvanseverdir de, doğasever.
Örnek bir insan işin özü; öylesine güzel.
Dedim ya bu illet hep güzel insanlara musallat oluyor nedense.

Ama bu sefer sert bir kayaya çarptı gerçekten.
O kadar kolay değil , o kadar ucuz değil sizin anlayacağınız. Ender abi bir başka; Ender ağabeyler kolay yetişmiyor.

Göreceksiniz, en kısa sürede yine aramızda olacak; kavganın göbeğinde, ezilenlerin yanında, haksızlıkların karşısında.

Kedileriyle, köpekleriyle sil baştan.