‘Hititler’ mazota yenik düştü


Tarih : 9 Ekim 2019 Çarşamba 13:29

Bundan 4 bin yıl önce medeniyet kurmuş Hititler için tarım ve hayvancılık her şeydi. Fakat şimdi aynı topraklarda tarım ve hayvancılıkla uğraşan vatandaşlar emeklerinin karşılığını alamadıkları için çiftçilikten uzaklaşıyor.

 
YUSUF ÇELİK / MERSİN

Tarım ve hayvancılık, Anadolu topraklarına medeniyet getiren Hititlerin her şeyiydi. Tarımda hem ahşap hem de metalden oluşan ileri tarım aletleri geliştirmişler; saban, kağnı, döğen, kazma-kürek, bel, orak ve çapayı kullanmışlardı. Arpa, buğday, çavdar gibi hububatların yanı sıra susam, ayçiçeği, mercimek, nohut bakla, kimyon, soğan, sarımsak, bezelye, fasulye de yetiştirmişlerdi. At, sığır, katır, eşek, keçi, koyun gibi hayvanlarla yaşadıklarını biliyoruz. Hatta hayvan haklarını koruyan kanunlar bile vardı. Hayvanlara karşı işlenen suçlar en ağır şekilde cezalandırılıyordu.

KADİM MEDENİYETİN BAŞ ŞEHRİ HATTUŞA

Bu büyük medeniyet üzerinde şimdi yaşayan yurttaşlarımız acaba ne yapıyorlar; Hititlerin tarım geleneğini sürdürüyorlar mı’ sorularına yanıt aramak için Hattuşa üzerinde kurulu olan Boğazkale ilçesine gittik. Hattuşa Ziraat Odası Başkanı Ahmet Meteoğlu ve üreticilerle görüştük.

Konuştuğumuz üreticiler emeklerinin karşılıklarını alamadıklarını söyledi. Kaymaz köyünden Hanifi Yiğit, “Geçen yıl 800 dönüm çıtma çekirdek ektim elimizde kaldı. Pancar ekiyoruz, ektiğimizin karşılığını alamıyoruz. Sertifikalı buğdaya geçmemiz gerek, onun için de su lazım. Suyu kuyudan elektrikle çekiyoruz, bu kez de elektrik parası belimizi kırıyor” dedi. Azır köyü üreticilerinden Cafer Atıcı da şöyle konuştu: “Pancar, buğday, arpa ekiyorum ama karşılığını alamıyoruz. Bir ürün ekiyoruz para etmiyor, başka ürüne geçiyoruz. Bu sefer ekmediğimiz ürün para ediyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Geçen yıl soğan iyi para etti. Bu yıl ektik para etmiyor; kilosunu 50 kuruşa veriyoruz.”

 ‘NOT ALIYORLAR AMA DEĞİŞİM OLMUYOR’

Hanifi Küçüksakal da “Ofisler ödemeleri çok geç yapıyor. Borçlarımızın vadesi geldiği için daha erken para veren tüccarlara satıyoruz. Tüccarlar da bizden aldığı ürünümüzü ofislere satıyor. Devlet bizimle ofis arasındaki aracıları kaldırmalı ve parayı kısa zamanda ödemeli” ifadelerini kullandı. 10 yıl önce 10 bin koyunu olduğunu şimdi ise ancak bin tane kaldığını anlatan Metin Gökmengil, hayvancılığın durumunu şöyle özetledi: “Geçen yıl 10 bin liraya inek satıyorduk, şimdi 5-6 bine alıcı bulamıyoruz. Bizim hayvancılığımız da, tarımımız da Hititlerin çok gerisinde. Çünkü Hititler bentler kurarak su sorununu çözmüştü. Besledikleri hayvanların gübresini kullanıyorlardı. Tarım Kredi Kooperatifleri gübre satıyor ama parasını üç gün geciktirsek hemen icraya veriyor. Tüm köylüler icralık.”

Hattuşa Ziraat Odası Başkanı Ahmet Meteoğlu da şunları kaydetti: “Tarımı Hititlerden öğrendik. 20 yıl önceye kadar çiftçimiz, hayvancımız çok mutluydu. Ama şimdi bıkmış, usanmış durumda. Ürün, girdileri karşılamıyor. Özellikle mazot, gübre, ilaç belimizi büktü. Devletimiz eğer tarımı kalkındıracaksa 20 yıl önceye gidecek ve bunların fiyatlarını aşağıya çekecek. Yoksa çiftçide mecal kalmaz.”

Meteoğlu, “Her ay koordinasyon toplantılarımız oluyor. Sorunlarımızı milletvekillerimize, Tarım Bakanlığı yetkililerine bildiriyoruz. Not alıyorlar ancak değişen bir şey yok. Anlayacağınız biz mazota, gübreye, ilaca yenildik”


Etiketler :




Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!
 



ANASAYFA
HABER ARŞİVİ


KÜNYE


İLETİŞİM
MASAÜSTÜ GÖRÜNÜM

demokratmersin.com © Copyright 2007-2025 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden
yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA