Okullarda okunan “Andımız” adlı kısa ve özlü dizeleri yasaklatan zihniyet, korkarım içinde Türk ve Atatürk sözcüğü geçen her şeyleri yasaklamaya soyunuyor. 

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi,

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri.

--------------------------------------------------------------------

Bolu ilimizin bir lisesinin müdürü, sanırım mezuniyet töreni sırasında okunması ve söylenmesi düşünülen “Onuncu Yıl Marşı” için engellemede bulunmuş.  Bu marş yerine bir mehter marşının çalınmasını ve söylenmesini kendince uygun görmüş!

Gazeteler, adı geçen müdürün daha önce bazı kayırmalar v.b. suçlamalarla şaibeleri olduğunu yazdılar.  Keza adı geçen müdürün, geçen seçimde AKP milletvekili adayı olduğunu da bu vesile ile öğrenmiş olduk.  Bunlar tabii ki önemli değildir.  Ama bir lise müdürünün en azından yakın geçmişin güzel anılarını barındıran bir marşı yok saymasını ve içine sindirememesini anlamak da olası değildir.

Ünlü köşe yazarlarımızdan Engin Ardıç ise bu marşı “Muhalefet Marşı” olarak takdim ederek, artık maziyi çağrıştırdığı için unutulması gerektiğini ifade buyurmuş köşesinde.  Sayın Ardıç’a göre ise herhalde Mehter Marşı olarak bilinen marşlar daha yeni ve çağdaş esintiler taşıyor olsa gerektir.  Ki, bu yorumu ile yazısı kanımca da okunmayı hak etmiyor!

Siz değerli okurlarıma, bu marşı unutanlar olabilir diyerek marşın sözlerini sunuyorum.  Bizler, yıllar boyu yazlık sitemizin her genel kurulu sonrası bu marşı tüm site sakinleri olarak birlikte söylemekten gurur duymuşuzdur.  Belki yeni kuşaklar sözlerini unutmuş olabilirler ve söylerken anlamını kaçırmış olabilirler diyerek, aşağıdaki marşı iyice okumalarını ve bu marşın utanılacak herhangi bir şey olmadığı gibi, övünülecek çok şeyleri olduğunu anlamalarını diliyorum.  Okullarda okunan “Andımız” adlı kısa ve özlü dizeleri yasaklatan zihniyet, korkarım içinde Türk ve Atatürk sözcüğü geçen her şeyleri yasaklamaya soyunuyor. 

Yasakçı müdür, marşın içinde vurgulanan ‘Başkomutan’ sözcüğünde esinlenerek marşta Ulu Önder Atatürk’ün adı geçiyor diye huylanmış ise, kanımca huylanması yetmez, bence azıcık korkmalı idi üstelik.  Atatürk’ün adını anmaktan korkan niceleri geldi geçti bu topraklardan, galiba hemen hepsinin adı silindi gitti.  Ulu Önder ise en azından Türk İnsanı için kalplerde ve beyinlerde yaşıyor tüm tazeliği ile ve heyecan ile yakın geleceğe umut vererek! 

Onuncu Yıl Marşı, Behçet Kemal Çağlar ve Faruk Nafiz Çamlıbel tarafından şiir olarak yazılmış ve ünlü bestecimiz Cemal Reşit Rey tarafından bestelenmiştir.  Her üçüne de rahmet diliyor ve eserleri için saygı ile anıyorum.  

ONUNCU YIL MARŞI

Çıktık açık alınla on yılda her savaştan;

On yılda on beş milyon genç yarattık her yastan.

Başta bütün dünyanın saydığı Başkumandan;

Demir ağlarla ördük Ana yurdu dört baştan.

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi,

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri.

Bir hızla kötülüğü geriliği boğarız,

Karanlığın üstüne güneş gibi doğarız.

Türk'üz bütün başlardan üstün olan başlarız;

Tarihten önce vardık, tarihten sonra varız.

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi,

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri.

Çizerek kanımızla öz yurdun haritasını,

Dindirdik memleketin yıllar süren yasını.

Bütünledik her yönden istiklâl kavgasını.

Bütün dünya öğrendi, Türklüğü saymasını.

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi,

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri.

Örnektir milletlere açtığımız yeni iz;

İmtiyazsız, sınıfsız kaynaşmış bir kütleyiz;

Uyduk görüşte bilgiye, gidişte ülkeye biz;

Tersine dönse dünya yolumuzdan dönmeyiz.

Türk'üz Cumhuriyet'in göğsümüz tunç siperi,

Türk'e durmak yaraşmaz, Türk önde Türk ileri.”

Erdal Akalın (21.06.2016)