CHP’nin en büyük il örgütünün başına getirilen Canan Kaftancıoğlu çok tartışılıyor, tartışılacak da... Sanal alemde yayımladığı mesajlarına bakınca onun CHP’ye HDP’den sızdığı belli oluyor. Çünkü, dili PKK ideologlarının dili. İşte yazdıklarından birkaçı:

“CHP’yi BDP ile aynı yola girdi diye eleştiren gerzekler, yol doğru yol, ona bak sen.”

(BDP: PKK’nın bir önceki partisi Barış ve Demokrasi Partisi)

“Devlet katil değil, seri katil!”

“HDP milletvekillerinin vahşice gözaltına alınması parlamenter sistemin açıkça ilga edilmesidir.”

“Tarihte bugün: Ermeni soykırımı başladı.”

KILIÇDAROĞLU YAZDIRDI

Bunları yazan; Atatürkçüleri de aşağılayan Canan Kaftancıoğlu olsa da ilham kaynağı farklı birisi. O, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan aldığı işaretler üzerine yolladı bunları. Yani bu milleti aşağılayan, devleti katil gösteren, PKK’nın siyasal ayağı isimlere ve ideolojiye arka çıkan iletileri yazan gerçek isim Kılıçdaroğlu’nun ta kendisidir.

CHP’deki herkes, Kılıçdaroğlu’nun HDP’ye politik destek verdiğini; adalet kavramına sığınarak da FETÖ’cülere arka çıktığını biliyor. Partide yaşamak isteyenler de kendilerini bu politikaya uyarlıyorlar.

Cemal Canpolat, PKK-FETÖ destekçiliğinde Kılıçdaroğlu’nun isteklerini yeterince yapamadığı için devre dışı bırakıldı. Şu anki CHP’nin köşe başlarını tutan zihniyet bu...

Önemli bir bilgi: “Dersim” kavramını politikaya sokanlar, Tuncelililer değil, bu bölgeye sızan PKK’lılardır...

BAYKAL’A ÇAKANLARDANMIŞ

CHP sözcüleri, Kobane sevdalısı bu bayanı AKP’nin kıskandığını söylediler ya kargalar bile gak gak güldüler. AKP’lilerin en büyük camiyi yapma palavralarını eleştirmek isterken bunu, “en büyük penis” ile kıyaslama sorumsuzluğuna düşen bayan Kaftancıoğlu gibi tiplerin AKP karşısında en küçük bir şansı yok.

Bu bayanın Deniz Baykal’a kurulan kaset kumpasıyla ilgili olarak yazdıkları; onun Kılıçdaroğlu ile sıkı bağını da gösteriyor: “İstifa etmek için tek gerekli koşulu porno kaset olarak gören siyasetçiler. Dışarıdaki performansınız yatak performansınızdan daha önemli!!!”

Halk TV böyle bel altı tivitler atan militan Kobane’ci bayan Kaftancıoğlu ile ilgili olarak haber yapmış ise hata mı etti?

4 yıl önce bu tiplerin partide tepeye çıkartıldığını görünce ayrıntılı bir dilekçe yazarak istifa etmiştim CHP’den... Bu CHP artık bizlerin bildiği tanıdığı o CHP değil...

AKP, İSTANBUL’U RAHAT KAZANIR

Yerel yönetim seçimlerine CHP, İstanbul’da işte böyle seçkinci ve küstah bir tipin yönetiminde girecek. İstanbul halkının karşısına bu Canan hanımla çıkacak olan CHP; halktan hangi yüzle oy isteyecektir?

Domuz yemeyi marifet gibi göstermek midir halkçılık? Canan Kaftancıoğlu’nun Türk olmayı horlamasına mı oy verecek bu millet? Atatürkçüleri hafife alan tavrına Kemalist çoğunluk, “İyi ettin!” mi diyecek? Sıradan vatandaş, HDP terörüne arka çıkan birisini İstanbul’a yönetici yaptığı için CHP’ye mi koşturacak?

Kiminle kazanacak İstanbul’u bu Yeni CHP? Ermeni soykırımı yaptık diyerek bu millete küfreden yeni başkanıyla mı? Yoksa referandumda bile hayır demeyen Fetullahçılarla mı?

***

Eminim ki AKP Lideri Erdoğan, her Cuma namazında, “Allah’ım 2019 seçimlerine kadar CHP’nin başından Kemal Kılıçdaroğlu’nu ayırma!” diye dua ediyordur.

AKP Lideri, dün Meclis’teki konuşmasında nasıl da keyfliydi... Nasıl da vuruyordu CHP’ye... Ve normal bir vatandaş ona hak vermesinde ne yapsındı?

İşte buraya yazıyorum: Bu Kılıçdaroğlu; Erdoğan’ı bu ülkeye başkan seçtirmeden CHP’nin başından ayrılmayacaktır.

TURGAY CİNER’İ KUTLUYORUZ

Pazartesi günü Ankara’da Kazan soda külü üretimi tesisi açıldı. Cam ve deterjan sanayi başta olmak üzere kimya sanayiin ana maddelerinden birisi bu soda külü. Fabrika için bir buçuk milyar dolar harcanmış. 800 milyon dolarlık ihracat yapılacak buradan. 2 binden fazla insan çalışacak...

Bu kuruluşu ülkemize kazandıran işadamı Turgay Ciner’i tebrik ediyorum.

Okurlarım bilir; ben işadamlarını pek övmem. Ama Sayın Ciner; herkesin sanayi tesisi kurmayı bırakıp ithalatçılığa daldığı bu ortamda büyük bir fabrika kuruyor. Düşünün ki 1970’lerin büyük sanayicileri bile şimdi sanayiciliği bırakıp ithalatçılıkla para kazanmaya soyunmuşken, o tersini yapıyor.

İşte “yerli ve millî” budur.

Tebrikler Sayın Ciner. Umarım ki ithalatçılıkla para kazanmak peşindeki o büyük işadamları sizden ilham alırlar da bundan sonra fabrika açılışı haberlerini daha sık duyarız.