Seçim olsun, olmasın; ora senin, bura benim. Çalmadık kapı, dokunmadık insan kalmadı Mersin’de desem abartmış olmam,Uzun yıllardır buna tanığım.

Çocuk Esirgemenin Nevin Ablası o; Huzur evinin kanatsız meleği. Gariban dostu.

Tam anlamıyla bir abla, tam anlamıyla bir anne. Sadece iki tane değil, yüzlerce, binlerce çocuğu var.

En büyük destekçisi eşi Sadık Zaimoğlu; o da avukat. Mesela Aladağ'da Yurtta yanan çocukların annelerini teselliye gittiğinde, Yörük çadırlarını ziyaret için Toroslar’a tırmandığında Ofisteki işleri Sadık Abiye bırakıverir; gözü arkada kalmaz.

Halkın refahını kendi refahından daha çok düşünür Nevin Anne. Herkesin evi olsun ister; işi olsun ister; çocuklar yatağa aç girmesin ister.

Çocuklar, özellikle kız çocukları okusun ister; küçücük yaşta evlendirilmesinler, tecavüzlere uğramasınlar, ezilmesinler ister. Annedir o.
Kocaman bir yürek taşır beraberinde. Bir yerden bir başka yere koştururken çöpte çöplenen bir çocuk mu gördü, durdurur arabasını, iner,ilgilenir onunla. Ne gerekiyorsa gereğini yerine getirir. Gönlü bol, eli açıktır.

Annem olduğu için, ablam olduğu için demiyorum; herkes biliyor zaten. Esnaf tanıyor onu, çarşı Pazar tanıyor; köyler, köylüler tanıyor. Aynı Pazar yerine en az on defa gitmişliği vardır. Aynı köye defalarca uğramışlığı, aynı pazar yerine girip çıkmışlığı… 
Dert babası derler ya, o da dert annesidir, gariban ablasıdır.

Siyaset dünyasında on dakikanın bile on yıla bedel olduğunu düşünürseniz on beş yıldır siyasetin içindedir Nevin Zaimoğlu. Her kademede görev yapan, Cumhuriyet Halk Partisinin bir neferi, yılmaz savaşçısıdır o.

Atatürkçüdür,laiklikten zerre kadar ödün vermez,Çağdaş bir Türkiye’den yana taraftır ,hukukun üstünlüğüne gönül verenlerden.

CHP Genel Merkezi Mersinde seçilebilir bir sırada milletvekilliğine aday göstermesi isabetli bir karar.Mersindeki coşkuya, heyecana , sinerjiye bakılacak olursa CHP’ye çok şeyler kazandıracağı kesin. Sadece CHP’lilerden değil her kesimden oy alacağı net.

Zaten çalışıyordu,yine çalışıyor;daha çok çalışıyor.Ona göre ülkenin sürüklendiği karanlıklardan sıyrılabilmesi için ,güzel günlere kavuşulabilmesi için, geleceğimiz için, çocuklarımız için bir şans bu , son şans .

Seçimleri. Kazandık kazandık, kazanamazsak vay halimize. Öyle düşünüyor Nevin Zaimoğlu.

Açılan yaraların acilen sarılması gerek ,yıkılan gönüllerin onarılması gerek. Birliğin bütünlüğün inşa edilmesi gerek bir an önce.

Elinden gelenin fazlasını yapacaktır Mecliste. Eminim bundan, beklenti de bu zaten. Yapar mı yapar. Meclis yan gelip yatma yeri değildir ona göre, çalışmadan para kazanma yeri değildir.
Az kaldı, bir aydan daha az; gün dediğin ne ki…

24 Haziran kapıda.

Ankara’da da çalacak bir kapımız olacak bundan sonra, derdimizi dökeceğimiz bir evimiz. Derdimizi dinleyecek bir ablamız, annemiz olacak. Tuttuğunu koparan bir abla, bir anne. Bizden biri yani. Yolu, bahtı açık olsun, taş değmesin tırnağına.

Güzel günler göreceğiz çocuklar,diyor ya şair; gün o gündür işte.Haramilerin saltanatı yılmalıdır, yıkılacaktır. Nokta. 
Yeniden Parlamenter sistem, yeniden barış, yeniden huzur, yeniden Adalet, Hak, Hukuk yeniden...

Ülkemize yapacağınız önemli katkılara olan inancım tamdır.

Yolunuz, yolumuz açık olsun sayın vekilim.

Mustafa Esmer Cengiz