‘Her şey vatan için’ ise vatan nedir? | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:21  BAŞKAN SEÇER, ‘TARSUS KARBOĞAZI ÇEVRE FESTİVALİ’NE KATILDI  10:10  GEZEGENEMİZİ KURTARMAK İSTİYORSAK DAHA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEĞE GEÇİŞ KAÇINILMAZDIR  21:40  GAZETECI A. VAHAP ŞEHITOĞLU, KıZ KARDEŞINI KAYBETTI  21:57  MERCAN’DA BİR İLK: ‘GECE GÖZLEM ETKİNLİĞİ’  21:35  ŞEHITOĞLU, DURAK’A TAM DESTEK VERDI  10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı 
‘Her şey vatan için’ ise vatan nedir?

 

Mehmet Bilgin

 

‘Her şey vatan için’ ise vatan nedir?


Mücadele bu topraklarda gözü olanlarla birkaç bin yıl bu toprakları vatan edenler arasında. Devlet dediğimiz kurum, beş yaşındaki çocuklara eğitim veren Sibyan Mektepleri’ni seyrediyor. Belli ki devlet ateş çemberlerinden geçip gelmiş ve millet olmuş bu toplumun geleceğinden vazgeçmiş.


Mehmet Bilgin

Teşkilât-ı Mahsusa'nın Ruh ve İnanç Yapısını Çözümleme Denemesi-4

Adına Kurtuluş Savaşı dediğimiz kutsal mücadele sonunda; adı Türk ve yönetim şekli Cumhuriyet olan, tam bağımsız bir devlet tarihte yerini almıştır. İkinci Dünya Savaşı sonunda, Türkiye’ye el koyan Atlantik güçler, devletin kuruluşuna esas teşkil eden manifestonda yer alan kavramların, bilinçli olarak içini boşaltmış, içeriklerini farklılaştırmıştı. Böylece toplumda kutuplaşmalar yaratılmış, yaşatılan şoklarla Cumhuriyet’i kuran kavramlar, zihinlere kirli, kötü, zararlı olarak yerleştirildi. Yeni nesil, Mustafa Kemal’in yurdun dört bir köşesinin kendi heykelleriyle donatılmasını, böylece ebediyete kadar yaşamayı arzuladığını zanneder. Bunun Atatürkçülük adına yapıldığını söyleyenlere de rastlamak mümkün. Gerçekte ise, bunu yapanların hedefi; Atatürk’ü toplumdan uzaklaştırmak ve O’nu topluma yabancılaştırmaktır. Atatürk eserini gençliğe emanet etti. Eserlerinin korunması vazifesi, yurdun her köşesine konmuş heykellerini değil, bu topraklar üzerinde fikri hür vicdani hür bir şekilde yetişmiş gençlerin idi. Yaşatılan bu dönüşümle gençliğimiz, bırakın neyin hangi şartlarda yapıldığından habersiz olmayı, milletinin bu eseri oluşturabilmek adına hangi ateş çemberlerinden geçtiğini, ne bedeller ödendiğini, dostunu düşmanını unutmuş ve umursamaz bir hale gelmiştir.

HEYKELLERİ ÖNÜMÜZE KOYAN NATO GÖREVLİLERİ

Mustafa Kemal önderliğinde Osmanlı’nın son neslinin canları ve kanları pahasına kurdukları Cumhuriyet’i koruma vasıtası olarak Atatürk heykellerini önümüze koyan NATO görevlileri, Atatürk’ü anma ve yaşatma adına, içi boş ögeleri yaygınlaştırarak toplumu avuturken, yeşil kuşak yaratmak için gaza bastılar ve toplum olarak sahip olduğumuz bir çok değerimizi de yıktılar. Sahip olduğumuz bir benzeri olmayan eseri meydana getiren ruh ve inanç sitemini oluşturan ögelerden habersiz bir nesil iş başında. İngiliz organizasyonu ile din temelinde örgütlenmiş ve İngilizlerin Osmanlı’yı tasfiye hedefleri doğrultusunda görev yapmış olan tarikat ve cemaat gibi din temelli kurumlar, bugün de aynı adla yaptıkları işe, kaldıkları yerden ve hiç değişmeden devam etmekte.

KUMANDALARA BAĞLANMIŞ NESİL SAHNEDE

Toplumun kontrol altında tutulması adına; en büyük birleştirici güç bağlamında din; iman esasında Allah’ı kenara itmiş, kerametleri kendinden menkul sahtekarların saltanat sürdüğü bir şekile dönüştürüldü. Gençliğin çok önemli bir kısmı, şeyhlerin rüyalarına bel bağlamış. Tüketim toplumu bireyi olarak gençlerimiz, üretmeyi, eldekini yaşatıp geliştirmeyi değil, satmak, eskisini atıp yenisini almak şeklinde kurgulanmış bir zihniyet yapısına sahip.

BEKA SORUNUMUZ VAR

Kavramlar zihinsel kargaşalıklara neden olsa da bu bir mücadele süreci. Bu mücadele bu topraklarda gözü olanlarla birkaç bin yıl bu toprakları vatan edenler arasında. Bu vatanda gözü olan güç- ler ve bizim içimizdeki uzantıları çeşitli gerekçeler üretip, bu söyleme karşı tutum geliştirenler arasındaki mücadele bu gün de sürmektedir. Müsebbibi de olsalar, yetkili ağızların tekrarlandığı gibi, Türk Milleti ve Devleti olarak beka sorunumuz var. Bu büyük zihinsel dönüşümün hangi süreçlerle oluşturulduğunu açıklamak sosyal bilimcilerin işi. Gel gör ki sosyal bilimcimiz yok. Olabilecekler bir şekilde ayıklanmış. Bu süreçte yaşanmış birkaç kesit vererek özetlemeye çalışacağız. Milli Mücadele için Anadolu’ya ge- çildiği günlerde, bir grup Kuvayı Milliyeci, Ankara’ya ulaşmaya çalışırken, İngiliz organizasyonu içinde bir çete tarafından, İzmit-Gebze bölgesinde pusuya düşürülür ve öldürülür. Naaşları köylüler tarafından bulunur, cenaze namazları kılınarak defnedilmek üzere toplanılır. Fakat köyün imamı; İttihatçı, Kuvvacı ve Bolşevik oldukları için namazlarının kılınamayacağı konusunda köylüleri men eder. Neyse ki, çevrede bulunan bir Kuvayı Milliye grubu, olayı duyup, köye gelir ve şehitler vatan toprağı ile buluşur. Bahsettiğimiz imamın Bolşevikleri bilmesi, gözünün açık, kulağının ve gönlünün İstanbul’daki İngiliz odaklarına uzandığını belli ediyor.

BOLŞEVİK OLARAK SUÇLANDILAR

Kuvayı Milliyeciler, Milli Mücadele’de bağımsız ve sınırlarını belirledikleri vatan toprağı üzerinde kurdukları TBMM’de şekillenen milli iradeyi arkasına alarak, işgalcilerle savaşırken, işgalci İngilizler ve İngiltere yanlıları tarafından Anadolu’nun her yerinde Bolşevik olarak suçlanıyordu. Milli Mücadelenin şiarı olan ve Yusuf Akçura’nın yazdığı Üç Tarz-ı Siyaset adlı manifestoda tanımlanan Türk Milleti ve yapılan mücadeleyi anlatan Türk Milliyetçiliği kavramı, bir dönem sonra; NATO karargahlarında, Komünizme karşı silah olarak şekillendiriliyordu. Birinci proje olarak uygulanan fakat Komünizm karşıtlığında yetersiz ve vasıfsız kalan Nurculuğun yerine ikinci proje olarak Milliyetçilik devreye sokuldu. Yaşatılan şoklar, sağ-sol kavgası olarak sunulan çatışmalar ve cinayetler sonucu bu kavram, günümüzde bir çoğumuzun zihninde etkili, birçoğumuzun zihninde ise kirlidir.

TÜRKLÜĞÜ KABUL ETMİYORLARDI

Benzeri çarpıtmalar bu gün de mevcut. Bir fark var, 70-80’li yıllarda kullanılan Türk Milliyetçiliği kavramı işlevini yitirmişti. 70’li yıllarda Komünizmle mücadele adına çıkartılan sağ-sol kavgasına karışmayan dini yapılar 80’li yıllarda din temelli söylemlerle topluma sunuldu. Gerçekte İslam’ı yozlaştırmayı amaçlayan tarikat ve cemaat denen yapılar görev için hazırdı. Asla Türklüğü kabul etmiyorlardı. Kavramlar zihinsel kargaşalıklara neden olsa da bu bir mücadele süreci. Bu mücadele bu topraklarda gözü olanlarla birkaç bin yıl bu toprakları vatan edenler arasında. Bu vatanda gözü olan güçler ve bizim içimizdeki uzantıları çeşitli gerekçeler üretip, bu söyleme karşı tutum geliştirenler arasındaki mücadele bu gün de sürmektedir. Balıklar derya içinde yaşayıp, deryanın ne olduğunu bilmezler. Ama 50 yaşın üzerindekiler, bunların yetiştirilmesinin hangi vaatlerle, söylemlerle olduğunun, hangi tezgahlarda üretildiğinin ve neyle karşılaştığımızın canlı tanığı. Bırakın tekrarlanmasının önlenmesini, bunların yeni versiyonlarını üretmek için milli eğitimde ne cinayetler işlendiği ortada. Bunu gerçekleştirenlerin, yeni versiyonlarının üretilebilmesi için çabalayanların hız kesmeden faaliyetleri devam ediyor. Devlet dediğimiz kurum, 5-6 yaşındaki çocuklara eğitim veren Sibyan Mektepleri’ni seyrediyor. Belli ki devlet ateş çemberlerinden geçip gelmiş ve millet olmuş bu toplumun geleceğinden vazgeçmiş. Anlamak istemeyen yine anlamıyor.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA