Atatürk’e göre Medeniyet Hamuru! | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:21  BAŞKAN SEÇER, ‘TARSUS KARBOĞAZI ÇEVRE FESTİVALİ’NE KATILDI  10:10  GEZEGENEMİZİ KURTARMAK İSTİYORSAK DAHA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEĞE GEÇİŞ KAÇINILMAZDIR  21:40  GAZETECI A. VAHAP ŞEHITOĞLU, KıZ KARDEŞINI KAYBETTI  21:57  MERCAN’DA BİR İLK: ‘GECE GÖZLEM ETKİNLİĞİ’  21:35  ŞEHITOĞLU, DURAK’A TAM DESTEK VERDI  10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı 
Atatürk’e göre Medeniyet Hamuru!

 

YALÇIN ARSLAN yazdı...

SEKA Dergisi’nin Haziran-Eylül 1986 tarihli 10-11. sayısında, Cemal Kutay’ın şu anlatımları yer alır: “Efendim, Mehmed Ali (Kağıtçı) Ankara’ya her gelişinde Hakimiyet-i Milliye’ye uğrardı. ‘Ulus’ adı daha sonra oldu, malum... 18 Nisan’da çıkan o kağıttan bir tomar almış, Ankara’ya gelmiş. İktisat Vekili’ne, rahmetli Nurullah Esad Sümer’e götürmüş. Oradan çıkıp Hakimiyet’i Milliye’ye geldi. Bu öyle bir kağıttı ki yumuşak, satine; ben şaşırdım. Baktı, şöyle elini omzuma vurdu; ‘Ne o, inanamadın değil mi?’ dedi. ‘Sen baş muharririne söyle’, -nur içinde yatsın Falih Rıfkı’ydı başmuharririmiz-. Ben bu kağıdı size en yakın günde göndereyim’ dedi.

İLK UYGULAMA 19 MAYIS EKİ

“Bir an kafamda bir şimşek çaktı. 19 Mayıs’ta, Mustafa Kemal’in Samsun’a çıktığı gün, hususi sayı ilave yapacaktık. Hemen şunu arz edeyim, o ilaveler, öyle bugünkü gibi seksen sayfa, yüz sayfa değildi. En cömert olarak sekiz sayfa idi. Dedim ki, ‘Üstadım biz 19 Mayıs’ta bir ilave yapacağız.’ ‘Ben onu elimle yapar gönderirim’ dedi. Falih Bey’in yanına girdim. Bana büyük teveccühü ve sevgisi vardı, Allah rahmet eylesin; anlattım! ‘Bak sana bir şey söyleyeyim; Eğer bu zat bu sözü yapar, biz de bunu basar ama muvaffak olamazsak, felaket olur. Sen güveniyor musun?’ dedi. ‘Ne demek efendim, buyurun örneği meydanda’ dedim. ‘Pekiyi, hazırlasın’ dedi. Ve, İdare Müdürü Isparta Milletvekili rahmetli Kemal Turan’ı çağırdı. ‘Bak, bu ne diyor? Eğer bu hakikaten olacaksa, 19 Mayıs ilavesini yerli kağıda basalım ve Atatürk’e takdim edelim’ dedi. Mehmed Ali ile Kemal Turan konuştu, teminat aldı. Hakikaten kağıtlar, bobinler halinde geldi. Biz o zaman ‘Ulus’u, iki sene evvel getirilen ve daha sonra Dünya Gazetesi’ne geçen, Frankentel marka bir rotatif ile basıyorduk.

Efendim, o heyecanı hiç unutamam. Sahalarında bir kıymet olan klişeci Ali Rıza Baskan, bugün İstanbul’da çocukları büyük bir matbaanın sahibleri, makinacı rahmetli Şükrü Çap, ser mürettibimiz rahmetli Ali Aydın Onuk, lütfen inanın öyle heyecanla, o kadar güzel bir ilave hazırladılar ki, gerçekten mükemmel basıldı.

‘HAYRET, ÇOK GÜZEL!’

“Ertesi sabah 17 Mayıs’ta, çünkü iki gün evvel basıyoruz ilaveleri, saat 10.00-10-30 arası telefon ettik Falih Bey’e... ‘Efendim, ilave basıldı’ dedik. ‘Nasıl tatminkar oldu mu?’ dedi. ‘Fevkalade efendim’ dedim. ‘Al, gel bakalım’ dedi. Yenişehir, Mithatpaşa Caddesi’nde oturuyordu. Aldım götürdüm. Baktı. ‘Sen, basılırken matbaada mıydın?’ dedi. ‘Efendim, ben sabaha kadar uyumadım. Yerli kağıt makinada basılırken oradaydım’ dedim. Bir an durdu; ‘Bir dakika’ dedi. Köşk’ü aradı. Atatürk yeni kalkmış, banyosunu yapmış, kahve içiyormuş; Başyaveri söyledi. Mevzu anlatıldı. Müsaade alındı. Falih Bey, ‘Haydi, sen de gel’ dedi. Çünkü, biliyorum; Bir suale muhatap olacaksa, cevap veremeyecek, bana soracak. Kalktık, gittik efendim. Atatürk, orta salonda, hakikaten kahvesini içiyordu. Falih Rıfkı önde, ben de şöyle üç adım arkasındaydım. Üç ilaveyi koydu önüne... Atatürk, bir tanesini aldı, baktı, sayfalarını çevirdi, yazılarla da alakadar oldu, tekrar kağıda baktı, ‘Hayret, çok güzel’ dedi. Döndü. ‘Yerli kağıt mı?’ dedi. Falih Bey susunca ben, ‘Evet efendim. Yerli Kağıt Atatürk’ dedim. Atatürk biliyorsunuz; Hakimiyet-i Milliye’nin sahibiydi. Ankara’da tek gazete vardı.

RUS BÜYÜKELÇİSİNDEN TALEBİ

“Şunu arz edeyim müsaadenizle; Atatürk kağıda öylesine değer veren insan ki, Milli Mücadelenin en buhranlı günlerinde Rus Sefiri Averof kendisine, ‘Ne istiyorsunuz. Çok acele ne göndereyim?’ dediği zaman mitralyoz, top, tüfek dememiştir. ‘Bana mümkün olursa, fotoğraf makinası, matbaa makinası ve biraz da kağıt gönderin’ demiştir. Umumi efkarın, o buhran içinde bile nasıl hazırlanabilineceğinin idraki içindeydi. Nitekim, Sivas’a gittikten on dokuz gün sonra İrade-i Milliye’yi, Ankara’ya geldikten elli üç gün sonra da Hakimiyet-i Milliye’yi çıkarmıştır.

Kağıdı tuttu, şöyle baktı, resimlere baktı ve adeta kendi kendine söylenir gibi, ‘medeniyet hamuru’ dedi.

Muhterem beyefendiler, ben altmış senedir kalem elimde, ama iki kelimenin içine, kağıdın değerini bu kadar güzel sığdıran başka bir teşbih ve içtiaya rastlamadım.

Atatürk’e ait, Türk Kağıdı’na takdir ifade eden hatıramdır.”

‘BÜTÜN DİKKATİNİZİ KAĞIT SANAYİiNDE TOPLAYIN’

Zamanın Sümerbank Genel Müdürü Nurullah Esad Sümer’i, Genel Kurul toplantısının ertesi günü Atatürk çağırmış. ‘Sümer’ soyadını Ata’nın verdiği Genel Müdür huzura girmiş; Atatürk’ün, gelecek sene kurulması kararlaştırılmış fabrikalar üzerine sorduğu soruları elindeki nota bakarak cevaplandırmış. Konu, Milli Kağıda gelince; Nurullah Esad Sümer, 1935 faaliyet raporundan bir tane sunmuş Ata’ya ve demiş ki: ‘İşte efendim, ‘İşlemez’ dedikleri Milli Kağıt Fabrikamızın yaptığı kağıda basılmış, bir yıllık emeğimizin kitabı...’

Atatürk, dışarıdan getirilenden farksız, yerli kağıda basılı broşürü dikkatle incelemiş, sonra da içini çekerek şunları söylemiş: ‘Çocuğum, bana bu yapılan fabrikaların işlemeyeceğini, memlekete dert olacağını, lüks ve fanteziden ileri gidemeyeceğini, açık-kapalı çok söyleyenler oldu. Bunlar içinde hâlâ, Hükümette bakanlık sandalyesinde oturanlar var. En çok ve ısrarlı tenkitleri kağıt sanayinde topladılar. Ama, ben biliyorum ki, ötekilerden vazgeçilse bile bundan vazgeçilemez. Çünkü, bir memleket, kağıdını kendi yapmadığı zaman, ulusal kültürünü yabancı lütfuna bağlar. Kapitülasyonların en tehlikelisi de budur. Ötekilerden önce, bütün dikkat ve ilginizi kağıt sanayinde toplayın.” (SEKA Dergisi, Nisan 1986, Sayı 9)

Yarın: SEKA’da sinema, tiyatro, müzik, spor ve Cumhuriyet kültürü.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA