Gazeteci İbrahim Yalçıner’in facebook notları… | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı  10:00  BAŞKAN SEÇER MUT HALKIYLA BULUŞTU  09:55  BAŞKAN ÖZYIĞIT, “BALıK PAZARı SAYıSıNı ARTTıRACAĞıZ”  09:39  CEZAEVI AVUKAT GÖRÜŞME ODASıNDA YENILEME BAŞLADı  09:35  AVUKATLARA ‘SEÇIM VE SANDıK GÜVENLIĞI EĞITIMI’ VERILDI  09:32  81 BARO: CINSEL ISTISMARA HEP BIRLIKTE DUR DIYELIM 
Gazeteci İbrahim Yalçıner’in facebook notları…

 

İbrahim Yalçıner Yazdı

Ya arkadaş yazmayayım diyorum olmuyor; yazan yok, konuşan yok. CHP il başkanı Adil Aktay, seçim öncesi sürekli niye Ankara'da. Niye her yere PM üyesi Fatma Güner'le gidiyor. Bu görüşmelerin hiç birinden niye kimsenin haberi olmuyor. Ne gizleniyor, ne çevriliyor. 

Kusura bakmayın, CHP tarihinde böyle hareket eden ne il başkanı ne de PM üyesi gördüm ben.. Son görüşmede Milletvekillerini de yanlarına almışlar.. Çıkıp görüşmeleri açıklasınlar, partililerden ve örgütlerden aday kaçırarak nereye varacağınızı sanıyorsunuz.. Doymadınız mı, sen beni seç, ben seni seçeyim tavrından..Nasıl olsa tıpış tıpış oy vercekler diyorsunuz değil mi?

-----
Gerçeğe sadakat

Hayatta yapılacak en doğru şey, gerçeğe sadakattir. Dünyanın gerçeğini ne kadar iyi görürsek, dünyayla başa çıkmayı o kadar iyi başarırız. Dünyanın gerçeğini ne kadar az görürsek; kafamız ne kadar yanlış algılamalarla, yalanlarla ve illüzyonlarla bulanmışsa, o kadar da yanlış kararlar veriririz. 
Bunu belli merkezler çok iyi bilir. O yüzden manipüle bilgilerle durmaksızın bombalanırız.
Bu karmaşada, bu yaşam ormanında yolumuzu kaybetmek istemiyorsak, en başta elimizde doğru haritalar bulunması gerekir. Doğru haritayı ancak kendimiz yapabiliriz. Doğuştan gelen hazır harita yoktur. Başkalarının hazırladığı haritalar da genellikle yanıltıcıdır. 
Çaba harcaması gereken bizleriz. Harita ilkelerdir, değerlerdir, bir dünya görüşüdür, doğru bakış açısıdır, tarih bilincidir, metodolojik düşünmedir. Ve elbette değişen bilgileri sürekli yenilemek ve gözden geçirmektir. Bunun için çaba harcamak gerekir. Ancak bu çaba çoğu zaman korkutucu ve acıdır. Dolayısıyla insanların çoğu gerçeği aramak yerine inkar etmeyi, yok saymayı, hazır klişe ve kalıplarına sığınmayı seçerler. Egemenlerin en çok güvendiği de bu insanların fazlalığıdır. Onlar insanların çoğunun gerçeğin acısı yerine aldatıcı mutluluğu seçeceğini çok iyi bilirler.. Ne yazık ki, dünyanın bu kötü gidişi en çok bu nedenledir.
-----
Cemaat yazarı Bahri Şenkal bir yazı yazmış ki.. İşte o yazıdan birkaç satır: 
“-Şimdi yaşayarak anladık ki; dindar insanların çoğunun din ile iman ile bir ilgileri yokmuş!.”İşte o yazının tamamı
CHPLİLERDEN SOLCU VE KEMALİSTLERDEN ÖZÜR DİLİYORUM!..
Sevgili CHP’li, solcu ve Kemalistler!..
Sizlerden şahsım adına özür diliyorum!..
Sizlerden samimi dindar ve muhafazakar insanlarımız adına özür diliyorum!..
Milletimiz adına özür diliyorum.!..
Cumhuriyet adına özür diliyorum!..
Demokrasi ve laiklik adına özür diliyorum!..
İnsanlık ve insan hakları adına özür diliyorum!..
Hak, hukuk, adalet adına özür diliyorum!..
Özgürlük adına özür diliyorum!..
Özür diliyorum zira biz sizleri anlayamamışız!..
Sizler bizlere, “Gerici, yobaz, bağnaz, geri kafalı” derken anlatmak istediğiniz şeyler varmış ama bizler anlayamıyormuşuz!..
---------
İki tür gazetecilik vardır aslında.. Bir Olay gazeteciliği, iki Olgu gazeteciliği. Olay gazetecisi gerçekleşen olayları 5 N 1 K kuralına göre yazan kişidir. Bunu küçümsemiyorum ama bence asıl gazeteci Olgu gazetecisidir. Olgu gazetecisi, objektif gözlemler yapabilen, olgular arasında bağ kuran, bağlamları yakalayan, neden sonuç ilişkilerini çıkaran, önemli ile önemsiz olanı, temel ile yanal olanı ayırabilen gazetecidir. Analizcidir kısaca. Böyle bakınca Abidin Yağmur ve Esat Durak'ın ismi çıkıyor son günlerde, Fatih Şahin ve Yüksel Ekici’nin yayın yönetmenleri olarak olgu gazeteciliğini çok iyi yaptıklarını düşünüyorum ayrıca. Yine köşe yazılarıyla Serkan Tultak, biraz tembellik yapsa da Mehmet Selvi isimleri aklıma geliyor hemen. Tabii duayen gazeteci olarak Ali Adalıoğlu'nun yeri başkadır bu konuda. Mirza Turgut da öyle. 
Diyeceğim şu: Bu arkadaşları takip edin, destekleyin, yüreklendirin. Aynı yönde uğraş veren diğer yerel gazetecileri de.. 
Olgu gazeteciliği kolay yapılmaz, arkasında büyük bir birikim, tecrübe ve gelişmiş bir dünya görüşü olması gerekir. Kıymet bilin bence. Ayrıca o arkadaşlar da daha çok çalışsın. Mersin'in onlara ihtiyacı var..
---------
Bu hayatta benim kadar siyasetten uzaklaşmaya çalışan ama o kadar da içine çekilen başka biri var mı acaba? Her gün bir daha siyaset yazmayacağım diye güne başlıyorum, ama bir türlü sözümü tutamıyorum.
-------
İş Bankasını Atatürk kurdu. Cumhuriyet ekonomisinin en sağlam kurumlarından biridir. En büyük hisse çalışanlara aittir, bir bölümü halka açılmıştır, yüzde 28'lik bölümü de Atatürk'ün vasiyetine bağlı olarak CHP tarafından temsil edilmektedir. Ancak CHP hiçbir zaman bankaya politika sokmadı. Bunun için çok eleştirildiler, çok baskı gördüler. Partililer İş bankasında işe girmek için baskı yaptılar, Bankanın iştirakı olan fabrikalarda sendikalar partiye baskı yaptı. Bütün bunlara Genel Başkanlar direndi. Hatta bedel ödediler bunun için... Bankanın profesyonel yapısı her zaman korundu. İyi de oldu. İş Bankası ele geçirilemeyen, kulanılamayan en büyük banka olarak ayakta kaldı.. CHP bankanın bekçisidir. Ama bunu parti adına değil, halk adına, Atatürk adına yapmaktadır. O nedenle İş Bankası CHP'nin meselesi değil, milletimizin meselesidir. Sahip çıkmak, Bankayı yam yamlara kaptırmamak hepimizin görevidir.
------
Erdoğan, "uçak şahsıma değil, Türkiye Cumhuriyetine hediye edildi," demiş. Devletimiz için onur kırıcıdır bu.. Uçak geri verilmelidir...
--------
Son 20 yılda Türkiye'de neler oldu? Türkiye nereden nereye getirildi. Engeller nasıl bir bir ortadan kaldırıldı. Bütün bunlar olurken muhalefet nasıl etkisizleştirildi. Bütün bunları anlamanın yolu, konuya nasıl bir çerçeveden bakıldığına bağlıdır. O halde çerçeveyi büyüteceğiz bir. Doğru bir bakış açısına sahip olacağız iki.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA