Eğitime katılan Mersin Barosu Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz, “Konkordato ‘kazan kazan’ ilkesini ortaya koyarak; hem borçluyu, hem de alacaklıyı koruyor. Ancak konkordato uygulaması kötü niyetle kullanılmamalı, suistimal edilmemeli. Firmaların ekonomik krizden kurtulabilmesinin tek yolu konkordato değildir. Bu konuda avukatların da görüşlerine başvurulmalıdır” dedi.

Mersin Barosu Gökdelen Hizmet Binası’nda iki gün süren ‘Konkordato ve Konkordato Komiserliği’  eğitimi Hasan Kalyoncu Üniversitesi’nden Öğretim Görevlisi Barış Küçük tarafından verildi. Eğitimde; 15.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren İcra ve İflas Kanunu’nun yeni konkordato hükümlerinin uygulanmasına ilişkin hukuki ve mali bilgiler katılımcılara aktarılıyor. Eğitim programı, seminere katılanların edindikleri bilgiler sayesinde konkordato komiserliği faaliyetlerini ilgili mevzuattaki güncel duruma göre yapmalarını sağlamayı amaçlamaktadır.

Mersin Barosu Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz açıklamasında, “Bu işin yükünü kaldıracak olan eğer konkordato komiserleri ise, en iyi eğitimi vermemiz gerekiyor. Tıkanmanın en üst aşamasında olan bir sorunu çözebilecek teknik bilgiye sahip insanları bizim yaratmamız gerekiyor. Konkordato Komiserlik eğitimi için düğmeye bastık” dedi.

“KONKORDATO ‘KAZAN KAZAN’ İLKESİNİ AMAÇLAMIŞTIR”      

Konkordatonun ‘kazan kazan’ ilkesini ortaya koyarak; yani hem borçlunun, hem de alacaklının uzlaşmacı tavır sergileyerek, borcun tasviyesini, alacaklının tatmin edilmesini ve sonucunda da ticaret yapan firmanın ileriye dönük yaşamını sürdürmesini amaçlayan kümülatif bir proje olduğunu belirten Mersin Barosu Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz açıklamasında, “Konkodato, iflasın eşiğinde olan firmaların sermayesini kurtarılabilmesi için açılan bir yoldur. Daha önceki yıllarda da yaşanan ekonomik krizde borçlu şirketler konkordato ilan etti, borçlarını ödedi ve ticari hayatına da devam etti. Ancak bunun suiistimal edilmemesi, iyi niyetli olarak kullanılması gerekiyor. Bütün firmaların içinde bulunduğu durumu, mali analizini çok iyi yapması gerekiyor. Firmaların mali müşavir ve avukatla birlikte, şirketin geleceği hakkında bir rapor hazırlaması gerekiyor. Çünkü krizin ne kadar devam edeceğini bilmiyoruz. Eğer firma bu süreci öngöremezse, belki de iflasa doğru gidecek. Şahıs zaten batmış olacaktır ve konkordato talebi kabul edilmeyecektir. Firmaların piyasayı çok iyi analiz etmesi ve panik yapmadan hızlı bir refleks geliştirmesi gerekiyor.  Konkordato uygulaması konusunda mutlaka iyi niyetli olsunlar. Borçlarını ödeyeceğini ve piyasada kalmak istediklerini iyi bir şekilde anlatırlarsa, kesinlikle bu süreci olumlu bir şekilde, en az zararla atlatırlar ve ayakta kalmayı sürdürürler.

“TEK YOL KONKORDATO DEĞİLDİR”

Firmaların ekonomik krizden kurtulabilmesinin tek yolunun konkordato olmadığını, bu konuda bir hukukçu ile mutlaka görüşmeleri gerektiğinin altını çizen Mersin Barosu Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz, “Örneğin, 570 bin TL için konkordato ilan etmek yerine, bir hukukçuyla mutlaka başka çözüm önerileri de getirilecektir” dedi.