31 Mart’a kadar daha çok yazacağız.

Bu işin sonunda ortaya tefrika çıkar!

Daha ilk yazımda belirtmiştim, Kocamaz’ın şifrelerini çözmenin Da Vinci’nin Şifresi’ni çözmekten zor olacağını.

Ama şifre yavaş yavaş çözülmeye başladı bile.

İlk saptamamız doğru çıktı.

Kocamaz dün yaptığı basın toplantısında MHP’den istifa ettiğini açıkladı.

Kolay değil, insanın 50 yıllık partisinden istifa etmesi.

Hem de bunun 25 yılı Belediye Başkanı olarak geçmişse!

Yiğidi öldürmeden hakkının verilmesi gerektiğine inananlardanım.

Doğrusu da budur.

MHP’nin Kocamaz’a büyük ayıp yaptı.

Gerçi ayıbın büyüğü küçüğü olmaz.

Ayıp ayıptır, yapılmaması gereken bir davranıştır!

Ama MHP Kocamaz’a öyle bir ayıbı reva gördü ki sevmeyenler bile Başkana destek verdi.

Kocamaz istifasını açıkladığı basın toplantısında tam 66 dakika konuştu.

Açıklamasında heyecanlı olduğunu gözlemledim.

Ayrılıklar kolay olmuyor.

Yumuşak üslupla başlayan açıklama, oldukça sert bir üslupla son buldu.

Belli ki Yerel Seçimlere kadar MHP ve Kocamaz arasında büyük bir mücadele olacak.

Basın toplantısına dönersek;

Kocamaz önce kendini ve yaptıklarını anlattı.

MHP’de geçen yılların bir özetini ortaya koydu.

MHP’de içten içe nasıl kendi üstüne oynanan oyunları tek tek açıkladı.

Özellikle de bunun MHP Genel Başkanı Büyük Devlet adamı Devlet Bahçeli’nin kontrolünde gerçekleştiğini iddia etti.

Yalnızca Genel Merkezin değil, İl ve ilçe örgütlerinin kendisini nasıl engellemek istediğini kalem kalem saydı.

15 Temmuz sonrası, kendisine ve arkadaşlarına kumpas kurulduğunu ancak, kumpasa karşı partisinin kendisini yalnız bırakmasından yakındı.

Ülkü Ocakları’nın kendisine karşı yönlendirilmesinden şikâyetçi oldu.

24 Haziran seçimlerinde fikri alınmadan Ülkü Ocakları Genel Başkanı Olcay Kılavuz dâhil, ilk beşte üç kişinin kontenjan adayı olarak gösterilmesinin Mersin’de MHP’yi 5. sıraya düşürdüğünü belirtti.

Kocamaz’ın açıklamasında o kadar çok satır başı var ki hepsini yazmamıza olanak yok.

Sözün Özü;

Kocamaz istifasında haklı mı, hem de sonuna kadar haklı!

2014 Seçimleri sonrası başlayan Kocamaz – Hamit Tuna gerginliği hiç son bulmadı.

Aksine her geçen gün arttı.

Hele hele son günlerde ikisi de adeta köşe kapmaca oynamaya başladı.

Tuna’nın Ülkü Ocakları’na yakınlığı ve onlara her anlamda önemli destek sağlaması bu işte önemli rol oynadı.

Dahası, Olcay Kılavuz’un Mersin Milletvekili seçilmesinden sonra, Kocamaz- MHP arasında deyim yerindeyse “Öküz öldü, ortaklık bozuldu”..

Kılavuz’un Mersin milletvekili olmasıyla birlikte, MHP Başkanı gözden çıkardı.

“Çek git!” diyemediler.

Aday göstermeyerek, kendisinin gitmesini istediler.

Kocamaz sonunda istemeye istemeye de olsa 50 yıllık partisinden kopmak zorunda kaldı.

Bu Kocamaz’a ne kazandırır, MHP’ye ne kaybettirir?

Onu 31 Mart 2019 akşamı göreceğiz.

Ortada bir gerçek var ki iki testi çarpışırsa biri kırılırsa diğeri de çatlar!

Tabi ki burada her iki taraf’ta da duygunun değil aklın öne çıkmasında yarar var.

İnsanoğlu beşer-şaşar!

Tıpkı Kocamaz’ın büyük emeği olduğu Milletvekili Baki Şimşek ve Tarsus Belediye Başkan Şevket Can gibi…

Makam veya çıkar uğruna insanların en yakınını bile feda etmesi tarihte ilk kez olmuyor.

Kocamaz, “Baki Şimşek ve Şevket Can’a da hakkımı helal etmiyorum!” diyerek kızgınlığını dile getirirken, sanki gözünden yaş akacaktı.

İhanet, en kötü silahtan daha çok yaralar insanı!

Kocamaz, bundan sonra Yaralı Kurt gibi olacak.

Anlayan anlamıştır!

İstikamet İyi Parti mi?

Onu da çok yakında öğreniriz.

* * *

Özdemir’den sitem…

Mersin Ticaret Borsası Başkanı Sayın Abdullah Özdemir’i sayar ve severim.

Gazetecilere en yakın STK başkanlarından biridir.

Mersin için yaptıklarını da biliyorum. Sayın Özdemir Pazartesi günkü, “Başkanlar Aportta..!” başlıklı yazımla ilgili yorum yaparak, eleştirileri hak etmediğini ve aday olmadığını açıklayarak bana sitem etmiş.

İsim vermedim, ama yazıda festival kelimesi geçince Özdemir üstüne alınmış. Haklı da. Başkan sana sıra gelesiye kadar öyle çok aportta bekleyen var ki, hangi birini yazsam. Sayın Özdemir’e hassasiyetine hak veriyorum.. Ve de kendisini üzdüysem özür diliyorum. Mersinle ilgili çalışmalarından dolayı da teşekkür ediyorum.

Saygı ve sevgilerimle.