Zafer Toprak: Örnek bir bilim insanı | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:21  BAŞKAN SEÇER, ‘TARSUS KARBOĞAZI ÇEVRE FESTİVALİ’NE KATILDI  10:10  GEZEGENEMİZİ KURTARMAK İSTİYORSAK DAHA SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR GELECEĞE GEÇİŞ KAÇINILMAZDIR  21:40  GAZETECI A. VAHAP ŞEHITOĞLU, KıZ KARDEŞINI KAYBETTI  21:57  MERCAN’DA BİR İLK: ‘GECE GÖZLEM ETKİNLİĞİ’  21:35  ŞEHITOĞLU, DURAK’A TAM DESTEK VERDI  10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı 
Zafer Toprak: Örnek bir bilim insanı

 

Zafer Toprak: Örnek bir bilim insanı

Zafer Toprak İki darbe yaşamış bir 68’li… Yılmamış, bilime olan tutkusunu yitirmemiş, sürekli araştırmış, okumuş yazmış… Gençlere sosyal bilimleri sevdirmiş. Onun okuma alışkanlığı, kitap tutkusu ise oldukça eski… 

Feyziye Özberk

3 Haziran Cumartesi günü, Atatürk'ü en iyi anlatan hoca olarak adlandırılan Zafer Toprak’ı yitirdiğimizi öğrendim. Çok üzüldüm. Bu değerli bilim insanımıza ilişkin çalışmam, “Tarih yazımında bilimsellik” başlığıyla, Bilim ve Ütopya dergisinin, İz Bırakanlar dosyasında Nisan 2016’da yayımlanmıştı. Onu o gün de bugün de “Örnek bir bilim insanı” olarak değerlendiriyorum. Bu tanımlamanın ona çok uygun olduğunu düşünüyorum.
Prof. Dr. Zafer Toprak, iktisat tarihi uzmanı, araştırmalarının yoğunlaştığı alan Meşrutiyet ve genç Cumhuriyet… Bilim Akademisi'ne seçilmiş bir bilim adamı… ABD'den fahri doktora almış. Boğaziçi Üniversitesi ona üstün hizmet ödülü vermiş. Yayımlanmış 20 dolayında kitabı var. Kitaplarına Sedat Simavi dâhil ödüller verilmiş… Uzun yıllar Boğaziçi Üniversitesi’nde görev yapan Toprak, 2013 yılında bu üniversiteden emekli olmuş. Ona “emeritüs profesör” unvanı verilmiş. Emekli olduktan sonra da Boğaziçi Üniversitesi Atatürk Enstitüsü'nde ders vermiş. Ayrıca, uzun yıllardır kısmi hoca olarak ders verdiği, Koç Üniversitesi'nde de öğretim üyesi olarak çalışmış.

ÇILGIN BİR KİTAPSEVER

Zafer Toprak iki darbe yaşamış bir 68’li… Yılmamış, bilime olan tutkusunu yitirmemiş, sürekli araştırmış, okumuş yazmış… Gençlere sosyal bilimleri sevdirmiş. Genç Toprak, daha lise yıllarında Yön dergisini okumaya başlamış. Sartre, Camus gibi yazarların eserleriyle o yıllarda haşir-neşir olmuş. İlk bilimsel yazısı Birikim'de çıkmış. Yurt ve Dünya, Toplum ve Bilim okuduğu ve yazılarının yayımlandığı dergiler olmuş. Onun okuma alışkanlığı, kitap tutkusu ise oldukça eski… Görüşmemizde “Türkiye'nin en geniş kişisel kütüphanesine sahip” olduğunu söylemişti. Keşke böyle çılgın kitapseverlerimiz çoğalsa…
Zafer Toprak, uzun yıllar emek verdiği, kapsamlı araştırmalara dayanan, zengin içerikli, özgün, cesur ve ufuk açan tahlilleriyle merakla okunan, tartışılan dört kitabıyla dikkat çekti: Türkiye’de Milli İktisat 1908-1918, Darwin’den Dersim’e Cumhuriyet ve Antropoloji, Türkiye'de Popülizm 1908-1923, Türkiye'de Kadın Özgürlüğü ve Feminizm (1908-1935).
Bu yazımda, Toprak’ın yakın tarihimize ilişkin bazı önemli değerlendirmelerini kendi anlatımıyla aktarmak istiyorum:
“Cumhuriyet Türkiye’sinin en köklü dönüşümleri 30'lu yıllarda yaşandı:
Her şey yeni baştan ele alınıyordu. Cumhuriyet geçmişle hesaplaşıyor, laik bir yapıyı hedefliyordu. 20'li yıllarda bocaladıktan sonra yeni bir yurttaş kimliğini inşa etme sürecine, 30'lu yıllarda girişilecekti. Bu süreçte Gazi'nin önemli bir rolü oldu. Karizmatik kimliği topluma rağmen bir dizi köklü dönüşümün gündeme gelmesini sağladı. 30'lu yıllarda tarihten, dile, bilimden kültüre tarihte çok az ülkede gözlemlenebilecek bir ‘kültür devrimi’ yaşandı. İşte Darwin’den Dersim’e Cumhuriyet ve Antropoloji bu dönüşümün öyküsü oldu. Antropoloji bu süreçte omurga işlevi gördü. Onun çevresinde diğer bilim dalları şekillendi. Cumhuriyet Türkiye’sinin en köklü dönüşümleri 30'lu yıllarda yaşandı. Yeni bir kültür, yeni bir üniversite anlayışı, yeni tarih, yeni dil, yeni bir sanat anlayışı hemen hepsi 30'lı yıllara odaklandı.”

CUMHURİYET'İN DÜŞÜNCE DÜNYASI

MEŞRUTİYET YILLARINDA İNŞA EDİLDİ

“Türkiye'de Popülizm 1908-1923 ise paradoksun diğer boyutunu oluşturdu. Bu kitapta söz konusu olan süreklilikti. Meşrutiyet bir anlamda Cumhuriyet'in laboratuvarı olarak görülüyordu. Cumhuriyet'in düşünce dünyası Meşrutiyet yıllarında inşa edilmişti. Bu süreçte bugün halkçılık diye bildiğimiz anlayış başroldeydi. Kitaba önce 80'li yıllarda yazdığım ve çok rağbet gören Osmanlı Narodnikleri: Halka Doğru Gidenler başlığını koymayı düşündüm. Ama yayıncım Doğan Kitap, bünyesinde yaptığı bir soruşturma sonucu Narodnik sözcüğünün bilinmediği gerekçesiyle bu tür bir başlığın ‘ticari’ olmayacağı konusunda beni ikna etti. Ben ise halkçılığın dünyada popülizm diye bilinen bir fikir hareketinin Türkiye'deki uzantısı olduğunu gözden ırak tutmamak için halkçılık yerine popülizmi tercih ettim. Ama galiba yanıldım, çünkü günümüzde popülizm demokrasileri sorgulayan özellikle aşırı sağ bir çizgiyi çağrıştırıyor. Ben her ne kadar giriş bölümünde bu ayrımı yaptıysam da mesaj genel okuyucuya ulaşmakta hâlâ sorun oluşturuyor.”

ULUS-DEVLET İNŞA SÜRECİ BALKAN HARBİ'YLE BAŞLADI

Aydınlarımızın bir kesiminde bir İttihat Terakki karşıtlığı, hatta düşmanlığı vardır. İttihat Terakki hükümetinin, hatta tek başına Enver Paşa’nın, Osmanlıyı I. Dünya Savaşı’na soktuğunu iddia ederler. I. Dünya Savaşı’nın dışında kalabilirdik, derler. Zafer Toprak yaptığı bilimsel tarih araştırmalarıyla, kitaplarıyla bu tür düşüncelerin gerçeklerin tahliline dayanmadığını kanıtlıyor. Önemli bir tespit olarak da: Milli Mücadele’nin, yani bir ulus olarak var olma mücadelemizin Balkan Harbi'yle başladığını belirtiyor: “Türkiye’de ulus-devlet inşa süreci, Balkan Harbi’yle başladı Cihan Harbi’yle devam etti, Milli Mücadele’yle sonuçlandı. 1912’den 1922’ye uzun bir saga’ydı (destan); on yıllık bir kavgaydı ve Türkiye tarihinin en uzun savaşıydı. Balkan Harbi, Cihan Harbi ve Milli Mücadele bir kimliğin oluşmasında bir bütün oluşturdu. Savaşın kadroları aynı nesle mensuptular. Bu ‘top yekun’ savaş yeni bir ulus kimliği arayışının temellerinin atıldığı dönemdi. “Balkan Harbi’yle savaş olgusu aristokratik yapısını yitirmiş ‘demokrat’ bir yapıya dönüşmüştü. Cephe ve cephe gerisi bir bütündü. Toplumun hemen hemen tüm ögelerini barındırmıştı. Balkan Harbi, Osmanlı’nın Avrupalı kimliğinin tükenişi anlamına da geliyordu. Ayrıca savaşlar bundan böyle diplomasi ötesinde siyasal-toplumsal öze sahipti. Bu nedenle kitlelerin seferber edilmesi kaçınılmazdı. ‘Öteki’ kavramı vurgulanmış, propaganda ögesi ön plana çıkmıştı.”

1908-1938 ARASI BİR TOPLUMSAL DEVRİM EVRESİ YAŞANDI

“Türkiye'de 1908-1938 arası otuz yıllık bir toplumsal devrim evresi yaşanıyor. Bu otuz yıllık sürenin tam ortası 1923 ve Cumhuriyet'in kuruluşu... 15 yıl geriye saydığınızda 1908 Jön Türk devrimine ulaşıyorsunuz. 15 yıl ileri gittiğinizde Atatürk'ün ebediyete intikali ve İkinci Dünya Savaşı ile birlikte ‘kültür devrimi’ diye nitelediğimiz sürecin önemli bir kırılma noktasına ulaştığını görüyoruz. Kuşkusuz burada 1938 sonrası Köy Enstitüleri'ni, Hasan Ali Yücel'i, Milli Eğitim Klasikleri'ni göz ardı etmememiz gerekiyor. Ama yine de Cumhuriyet ve Antropoloji kitabında vurguladığımız gibi, kimi aşırılıkları da içerse de 1928-1938 ruhunun Atatürk'ün vefatıyla birlikte son bulduğu kanısındayız.
“1923 sonrasını biz iki evrede ele alıyoruz. Bunun ilk aşaması Cumhuriyet rejiminin siyasi ve hukuki yapısının kurulma evresi. Türkiye mutlak monarşiyi, 1908 sonrası anayasal (meşruti) monarşiyi yaşamış ve 1923 ile birlikte Cumhuriyet'e ulaşmış. Bu çok önemli bir dönüşüm. Keza hukuk alanında dünyada çok az ülkede görülebilecek bir devrim geçirmiş. Şer'i hukuk bir kenara bırakılmış laik bir anlayış hâkim kılınmış.”

CUMHURİYET YURTTAŞI YENİ İNSAN

“Fakat zihniyetlerin dönüşümü çok daha güç bir süreç... Ulus-devlet için gerekli yapıları oluşturabilirsiniz ama yurttaş kimliğinin oluşumu kapsamlı bir uğraşı gerektiriyor. İşte 1928'i bu anlamda önemli görüyoruz. Harf devrimiyle birlikte bir kültür devrimi başlıyor ve bu devrim bizce 1938'e kadar sürgit devam ediyor. Harf, dil ve tarih, Türkiye'de kültür devriminin üçlü sacayağı idi. Tabii, doğal olarak bu sürecin baş aktörü Mustafa Kemal Atatürk. Onun bu konudaki dirayetli tutumu, tüm muhalefet girişimlerine direnebiliyor.
“Cumhuriyet yurttaşını oluşturmak için, onu geçmişten koparmak, ona yeni değerler kazandırmak gerekiyordu. Bağnaz görüşlerin çözülüşü, insanın kendi evrimiyle yakından ilgiliydi. Bu nedenle tarihin başlangıç noktası insanın ta kendisiydi. Otuzlu yıllarda ilk, orta, lise tarih kitapları Darwinist ve evrimci kuram ışığında insanın soyağacı üzerinde bilgilerle başlıyordu. Bu anlayış Atatürk'ün önderliğinde oluşturulan Türk Tarih Tezi sayesinde gerçekleştirilmişti. Gazinin ölümü ertesi Darwinist evrime yönelik bilgiler rafa kaldırıldı. Hayat zinciri tarih kitaplarından silindi.
“Atatürk'ün katkılarıyla 1930'da hazırlanan Afet Hanım'ın beş adet Yurt Bilgisi Notlarımdan kitabı var. Bunlar, İntihab, Askerlik Vazifesi, Vergi Bilgisi, Şirketler-Bankalar ve Vatandaş İçin Medeni Bilgiler'di. Bir yıl sonra Vatandaş İçin Medenî Bilgiler iki ciltte toplandı. Bu kitaplar genç dimağların yurttaş kimliği kazanmalarına yönelik kamusal bilgilerden oluşuyor. İçerikleri millet, devlet, demokrasi, devletin vatandaşa karşı görevleri, seçimler vs. konuları içeriyor. Türkiye'de ulus-devletin inşasında bu kitapların ayrı bir yeri oldu. Bireyle devlet arasındaki ilişkiler bu ders kitapları sayesinde tutarlı bir çizgiye oturdu. Bu kitapların hazırlık evresinde Atatürk'ün sofrası önemli bir işlev gördü. Afet İnan'ın ileriki yıllarda yayımladığı Medenî Bilgiler ve M. Kemal Atatürk'ün El Yazıları 30'lu yıllardaki zihniyet dönüşümünü anlamak için son derece yararlı bir eser.
“20. yüzyıl sürat çağı... Günlük yaşamda da bunu izlemek mümkün... Geçmişin valslerinin yerini fokstrot, çarliston, black bottom gibi danslar alıyor. Boğaz'da kayık sefaları yerini otomobille Maslak'a gitmek, ya da Büyükada'da dansinglerde hoplayıp zıplamaya bırakıyor. Kısaca Türkiye'deki gelişmeler dünyadakilerden farklı değil. Ama Türkiye'nin bunların ötesinde farklı artıları var. Türkiye'de siyasi bir dönüşümün ötesinde köklü bir sosyal devrim yaşanıyor. 1908-1938 arasındaki bu sosyal devrimin sonucu olumlu yönleriyle bugünkü çağdaş Türkiye...”
Zafer Toprak, yapıtlarında Atatürk'ün okuduğu ve yakından ilgilenerek çevrilmesini sağladığı kitaplardan da söz ediyor. Bunlar nitelik ve nicelik olarak onun ve o yılların diğer devrimci kadroların entelektüel seviyesinin yüksekliğini gösteriyor.
Zafer Toprak’tan hem Meşrutiyet’in hem de Cumhuriyet’in kadrolarının aklın egemenliğini benimsediklerini ve dünyadaki her tür bilimsel gelişmeyi yakından izlediklerini öğreniyoruz. Onlar sosyoloji, iktisat, ekonomi-politik ve inkılap teorilerini biliyorlar. Sonuç olarak Devrimin ve Milli Mücadele’nin önderi Atatürk’tür. Ama bazı iddiaların aksine yalnız değildir. Onu besleyen, destekleyen zaman zaman onunla tartışan devrimci bir kadroyla beraberdir.
Zafer Toprak, bilimsel bir heyecanla çok çalışan ve üreten bir bilim adamıydı. Güçlü de esse neoliberal rüzgârlar onu etkilemedi.
Zafer Toprak, elinde tutuğu bilim meşalesiyle, eserleriyle yakın geçmişimizi aydınlatıyor. Bize o geçmişten yol gösterici dersler çıkarma olanağı sunuyor. Tüm emekleri için ona minnettarız.



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA