Arslan: Paşinyan ve Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Antiterör Operasyonu | DEMOKRAT MERSİN | Mersin'in Demokrat Gazetesi

 
 
 
10:14  HALKIN BAŞKANI SEÇER, MAZBATASINI HALKLA BİRLİKTE ALDI  10:02  MTSO, KENTSEL DÖNÜŞÜM ÇALıŞTAYıNA HAZıRLANıYOR   09:59  ÇAKıR: “DEMOKRASIDE KAYBEDEN OLMAZ”  09:49  “AVUKAT İÇİN DE ADALET!”  09:37  AHMET SERKAN TUNCER, MEZITLI BELEDIYESI’NE İLK ADıMıNı ATTı  09:33  TOROSLAR’ıN YENI BAŞKANı YıLDıZ, MAZBATASıNı ALDı  09:31  BAŞKAN ABDULLAH ÖZYIĞIT, MAZBATASıNı ALDı  09:07  A.VAHAP ŞEHITOĞLU, CHP TOROSLAR BELEDIYE MECLIS ÜYELIĞI’NE SEÇILDI  22:30  ESAT ARSLAN: MOSKOVA SALDıRıSıNıN DÜŞÜNDÜRDÜKLERI  20:37  ABDURRAHMAN YıLDıZ’DAN TEŞEKKÜR MESAJı  20:34  VAHAP SEÇER, REKOR OYLA YENİDEN ‘BAŞKAN’  20:34  YENIŞEHIR YENIDEN ABDULLAH ÖZYIĞIT DEDI  10:22  ÖZBOZKURT VE YEŞILKUŞ’TAN İL EMNIYET MÜDÜRÜ KARABÖRK’E ZIYARET  10:20  KUVAYı MILLIYE RUHU FOTOĞRAFLARLA YENIDEN CANLANDıRıLDı  10:10  MTSO, KENTIN BEKLENTILERINI VAHAP SEÇER’LE PAYLAŞTı  10:00  BAŞKAN SEÇER MUT HALKIYLA BULUŞTU  09:55  BAŞKAN ÖZYIĞIT, “BALıK PAZARı SAYıSıNı ARTTıRACAĞıZ”  09:39  CEZAEVI AVUKAT GÖRÜŞME ODASıNDA YENILEME BAŞLADı  09:35  AVUKATLARA ‘SEÇIM VE SANDıK GÜVENLIĞI EĞITIMI’ VERILDI  09:32  81 BARO: CINSEL ISTISMARA HEP BIRLIKTE DUR DIYELIM 
Arslan: Paşinyan ve Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Antiterör Operasyonu

 

Arslan: Paşinyan ve Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Antiterör Operasyonu

Prof. Dr. Esat ARSLAN
 

Şimdilerde heykel ve haç fetişizmine gark edilen ecdat yadigârı, Bulgaristan üzerindengittiğim
‘Makedonya’ dan uzunca bir süre kaldıktan sonra Yunanistan üzerinden memleketedöndüm. Bir kere peşinen şunu söylemekle yetineyim, Balkan ülkelerinde insan kalmamış, sevgiliokurlar. Hemen bütün gençler, geriatrik bakıma muhtaç yaşlanmış Avrupa’nın hizmet sektörünüüzerine aldıklarından ülkeleri mesela Bulgaristan boş, Makedonya, Yunanistan da bomboş. Tümdünyanın sorunu olan yüksek enflasyonla mücadele Balkanlarda da birincil sorun olduğunusadece söylemekle yetinelim. Geçen yıllarda petrol ürünlerini sübvanse eden Türkiye ileAvrupa’nın petrol ürünleri fiyatları nerdeyse birebir eşitlenmiş durumda olduğunu da söyleyelim.Bu nedenle, Türkiye’den ucuz petrol almak için koştura koştura gelen “komşi araçlar”
ınınTürkiye’deki petrol istasyonlarındaki yoğunluğu yok şimdilerde, ama çarşı pazarlarda otobüslegelenlerin yoğunluğu ilk bakışta göze çarpıyor. Türkiye gibi tüm insanlar geçim derdinde. Herkes‘
patatesin, soğanın fiyatı kaça’
dan dem vuruyor. Başkaca hiçbir şey onları entrese etmiyor.
Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Antiterör Operasyonunu açıklamadan önce TürkiyeCumhuriyeti’ne karşı yalınkılıç uygulanmaya çalışılan “
Çevreleme (Containment)Politikası”
olayları anlamada önemli yer tutmaktadır. Bu politika önce Osmanlı Devleti’nin,sonra da Osmanlı Devleti’nin devamı olan Türkiye Cumhuriyeti’nin yapay ulus devletlertarafından çevrelenmesi olarak ortaya konulmuştur. Yani bilinenin aksine Batı tarafından sıkçaeyleme sokulan “Çevreleme Politikası” Rusya ve Çin’e karşı değil, öncelikle Türkiye’ye karşıkullanılmıştır, hem de 1878 Berlin Antlaşmasından sonra. Kıbrıs adasının 1878 yılındakiralanmasının gerekçesi budur. Birinci Dünya Savaşı sonrası Çarlık Rusya’sı Silâhlı Kuvvetleriolan Beyaz Ordu Kızılordu’ya kaptırılmadan Kırım’dan mütareke döneminde İstanbul’a veÇanakkale Boğazına tahliye edilmiş ve yerleştirilmiş, ancak Kızılordu’ya karşı tekrarkullandırılamamıştır. İkinci Dünya Savaşında ise soğuk savaş başlangıcına kadar Kızılorduile
müttefiklik ilişkisine girilmiştir. Çıkarların önemi bu durumu dikte ettirmektedir.
Üzülerek ifade etmek gerekir ki, son derece bilinçli bir yapılanma ile Batıya vemodernizasyona yüzünü dönen Türkiye Cumhuriyeti hem doğudan hem batıdan iki yapay ulus-devleti tarafından çevrilmiştir. Oysa ete kemiğe büründürülen,
“Çevreleme Politikası”(Containment Policy)
ABD’nin Soğuk Savaş’ın ilk yıllarından başlayarak izlediği,şekillendirdiği ve SSCB’nin II. Dünya Savaşı sonrasında artan etkisini sınırlamayı hedefleyendoktrine, öğretiye verilen isimdir. Düşünsel temelleri ABD’li diplomat George S. Kennantarafından 1946’da Moskova’dan Washington’a gönderilen ‘Uzun Telgraf’
ile atılan doktrin,yayılmacı eğilimleri durdurulduğunda komünist yönetimlerin çökmelerinin kaçınılmaz olacağıfikri üzerine bina edilmiştir. Kennan’a göre, Rus yayılmacı eğilimlerinin önü “uzun erimli, sabırlı,ancak kararlı ve uyanık bir çevrelenme” yoluyla alınabilirdi. Politikasının ilk somut örneği 12Mart 1947’de açıklanan Truman Doktrini olmuş, Soğuk Savaş boyunca ABD’nin küreselpolitikalarına biçim vermeyi sürdürmüştür.
Oysa bu ‘Çevreleme Politikası’
önce OsmanlıDevleti’nde denenmiş, onun devamında Türkiye Cumhuriyeti’nde sürdürülmüştür.Güneyde
“Dört Parçada Kürdistan”
ve Fransızların Suriye-Filistin coğrafyasında yapmayaçalıştıkları İsrail’le birlikte altı yapay ulus devletinin ikisi Lazkiye-Hatay’da
“Alevi Devleti”(Devle Aleviyyun) ve Halep Devleti(Devle Halebiyye)
Doğu Akdeniz’de Kıbrıs ile kesintisizçevrelenmeye çalışılmıştır. Fransızların diğer üç yapay ulus devleti ise, Şam Devleti, DürziDevleti ve Maronit Devletidir. Unutmayalım İsrail Devletinin felsefî temeli olan “Semitizm”Napolyon Bonapart tarafından biçimlendirilmiş ve Âkkâ Kuşatmasında eyleme geçirilmiştir.
Evet sevgili okurlar, hiç kimsenin kuşkusu olmasın, ‘Çevreleme Politikası’ bir sosyalmühendislik projesi olarak Osmanlı Devletinden, ardılı Türkiye Cumhuriyeti’ne bu durumdoğrudan tevarüs etmiştir. Hristiyan yapay ulus devletlerin birincisi batıda Yunanistan ikincisi dedoğuda Ermenistan’dır. Bir üçüncüsü de hiç kimsenin kuşkusu olmasın,
‘Güney Kıbrıs RumKesimi (GKRK)
’dir. Hepsi de Türkiye’ye karşı güdülenerek kullandırılmışlardır. Yapay ulusdevleti demek, ulus inşa edilmeden yayılmacı batının çıkarlarına hizmet edecek tarzda bizzat batıtarafından güdülenen devlet inşa etmek demektir. Oysa ulus devletler uluslararası sisteminkurucu unsuru ve oyuncusu konumundadır. İmparatorluklar çağının sona ermesi ile beraber artarda gelen devrimler Fransız Devrimi ve Sanayi Devrimi beraberinde yeni bir devletörgütlenmesini getirmiştir. Böylece toplumsal ve siyasal hayatın oluşumu ve gelişimi ulusdevletler üzerinden şekillenmiş ve bu oluşma durumunun felsefi arka planını milliyetçi ideolojidoldurmuştur. Milliyetçi söylem ile şekillenen bu yeni devlet biçimi beraberinde bir ulus olmadurumunu ve bu ulusa uygun insanın inşasını da getirmiştir. (1) Ulus inşa etmeden ulus-devletinşa edemezsiniz. Ya nasıl olmuştur, Yunanistan ve Ermenistan’ın inşası? Gerek Yunanistan gerekErmenistan başka başka yerlerde yaşayan halkın zorla göçürülmesiyle
“millet” inşa edilmedendevletin inşa süresine geçilmiştir. Öteki, bir başka deyişle karşı koymanın ve bütünleşmenin harcı

yani düşman olarak da Türk milleti gösterilmiştir. Türk Çevrelenmesinin esbab-ı mucibesi,gerekçeli nedenleri açıkça budur. Genel çerçeve budur.
Ülkeye girdikten sonra ilk tespitim n’oldu, biliyor musunuz? Vizontelenin yani ekranın“medya tower”lara tünemiş ünlü
“Zihni Sinirleri”
tarafından Ermenistan Başbakanı gazeteciNikol Paşinyan’ın günah keçisi haline getirilmesi parodisi ile gerçekten sarsıldım. Bu parodiyiönce izlemeye koyuldum. Kamuoyu yanlış yönlendiriliyordu. Türkiye’ye girdiğimi haber alanakil dostlar bir bir kanallarına davet ettiler, hasret giderdik, olması gerekenleri anlatmaya çalıştık.Sağduyu ile bakıldığında
1975 doğumlu Nikol Paşinyan, gazeteci kimliği ile dördüncü kuvvetiçok iyi kullanan, bir bakıma Güney Kafkasya’nın en küçük yüzölçümlü Ermenistan’ın kansız veşiddetsiz
‘Kadife Devrimi’
ne adını yazdırmıştır. Kamuflaj kıyafeti, şapkası, sırt çantası ve elindemegafonla kalabalığın önünden ayrılmadan,
‘yolsuzluğa bulaşmış iktidarın görevdengitmesi’
için çağrıda bulunarak, geç de olsa iktidara gelebilmiş, ancak muktedir bir iktidarolamamıştır. Ermenistan'da Sovyetlerden kalma mafya sistemini gün ve gün biraz daha bitirenadam konumunu perçinlemekle uğraşmış ve didinip, durmuştur. Erivan’daki dört vesayet odağınıMahşerin Dört Atlısı gibi demokrasinin üzerindeki
“Demoklesin Kılıçları”
nı özümsemiş, iyibiliyordu. Bunlardan birincisi Eçmiyazin Kilisesi, ikincisi yurtdışındaki tuzu kuru (Diaspora)Ermeniler, üçüncüsü Sovyetlerden kalma mafya sistemi ve dördüncüsü de başta Türkiye olmaküzere komşu ülkelerdeki her türlü musibetin arkasında olan
Dağlık Karabağ (NogorniKarabagh)
fanatik Ermenileriydi. Karabağ’ın ait olduğu Azerbaycan topraklarına katılmasıgerçeğini bir türlü kabullenemiyorlar, içlerine sindirip hazmedemeyen 1915 olaylarının damüsebbibi olan Dağlık Karabağ’ın kızgın Ermenileri bu toprakları geri almanın hayaliyle yanıptutuşuyorlardı. De facto
“Artsakh”
olarak isimlendirdikleri sözde
‘Dağlık KarabağCumhuriyeti’
Zengezur Koridoruna karşı Rus Barış gücünün insafına terk edilen LaçinKoridorunu ellerinde tutuyorlardı. Akil Adam Paşinyan, Azerbaycan’la savaşa girmediği gibi,Karabağ’a müdahil olmamış, Azerbaycan toprak bütünlüğünü tanıdığını tekrar teyit etmiş vedöneminde
“Artsakh
” denilen entitenin de tasfiye olmasına katkıda bulunmuştur. Bu durumTürkiye’nin Türkistan’la kucaklaşmasının ilk adımı Zengezur Koridoru kadar önemlidir. DağlıkKarabağ’ın her tarafına mutlaka girilmeli ve bu çıbanbaşı musibet yuvası temizlenmelidir.Paşinyan Erdoğan'ın
"Göreve Başlama Töreni"
ne, 21 devlet başkanı ve 13 başbakanın yanı sıraçok sayıda bakan ile aralarında NATO, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Türk Devletleri Teşkilatı'nın daolduğu uluslararası kuruluşların temsilcileri ile bu anti-terör operasyonunun koordinasyonunu dayapmıştır. Ermenistan Başbakanı Paşinyan bu toplantıyı “Artsakh” denilen yapay uydudevletçiğin tasfiye edilmesi operasyonunun eşgüdümüne harcamış olabileceğideğerlendirilmektedir. Paşinyan’ın tam da aradığı ortamdır, bu tür ortamlar. NATO GenelSekreteri Jens Stoltenberg, Azerbaycan Devlet Başkanı İlham Aliyev, Katar Emiri Al Sani,

Somali, Cezayir ve Balkan ülkelerinin devlet başkanları törene katılan liderler arasında olmuştur.Ancak üzülerek ifade etmek gerekir ki, Erdoğan'ın "Göreve Başlama Töreni"nde PaşinyanAliyev'in arkasına oturtulduğu gibi adı bile anons edilmemiştir. Bu durumda söylemek gerekir kiprotokol şık olmayan bir itibarsızlık hareketini Paşinyan’a yaşatmıştır.
Paşinyan’a
göre “Kimsesizlerin Kimsesi”
Ermenistan Cumhuriyeti güçlendirilmeliydi.Halk ona inanıyordu, onun demokrasi savaşımında onu yalnız bırakmamıştır. O kadar ki, 44günlük savaştan sonra bile Paşinyan’ın
“Sivil Sözleşme Partisi”
oyların yüzde 53,92'sini alarakkazanmasını bilmiştir. Paşinyan olaylara realist gözlükle bakmasını bilmiştir. Şu gerçeği deözümsemiştir. Ermenistan ekonomisi Azerbaycan’ın yaklaşık 8 katı küçüktür, üstelik ekonomiöyle çok sağlam temellere de oturmamaktadır. Ermenistan’da katma değerli üretim çok parlakolmadığı gibi, siyasi ortam da karışıktır. Her şeyden önemlisi de Rusya Ermenistan’ı gözdençıkarmıştır, bütün emareler Rusya’nın Ermenistan’ı artık gözden çıkardığı yönünde olduğunusöylemekle yetinelim. O kadar ki Rusya ile karşılıklı olarak birbirlerini ihanetle suçlamaya kadarvardırılmıştır. Paşinyan’ ın ünlü Politico gazetesine verdiği evlere şenlik bir durumu dayansıtmaktadır:(1)
“Rusya’nın Ukrayna’daki yetenek ve performansına bakıldığında bundan böyleErmenistan’ın güvenliğinin garantörü olarak Rusya’ya güvenmesi mümkün değildir!Ermenistan olarak yeni stratejimiz başkalarına olan bağımlılığımızı alabildiğineazaltmak olmalıdır. Bağımsız ve egemen bir ülkeye sahip olmak istiyoruz.”
Zehir zemberek bu açıklama sonrası Paşinyan, ABD ile ülkesinde ortak bir tatbikat yapmış veABD ve kimi Batılı ülkeleri bölgeye davet etmiştir. Hatta Uluslararası Ceza MahkemesiSatatüsüne üye de olacağını açıklayarak Putin’i tutuklamakla bile tehdit etmiştir. Eşi AnnaHapokyan’ın Ukrayna ziyareti sonrası Ukrayna’ya yardım malzemesi gönderilmesi ise Putin’ifena halde kızdırmıştır (1) Sadece bu kadar mı? Moskova’da, Kremlin ve Üst Meclis “RusyaFederasyonu Konseyi Devlet Duma”sında da karşılık bulmuştur. Rus Siyasetçi ve PolitikaUzmanı Sergey Markov Moskova’daki yansımalarını ve itirafları aşağıdaki biçimde ortayakoymuştur: (2)
“Ermenistan, Rusya düşmanlığına devam ederse, önce “Kolektif Güvenlik Antlaşması Örgütü”(KGAÖ)’den atılacak. Daha sonrasında Zengezur bölgesini kaybedecek. Zaten Zengezur, tarihiolarak Azerbaycan toprağıdır. Bu bölge Azerbaycan’dan alınıp Ermenistan’a devredilmişti. TekrarAzerbaycan’a dönebilir.”
Duma’da bu görüşün daha da ilerisi seslendirilmekteydi. Örneğin Rusya Devlet DumasıMilletvekili Yevgeny Federov: (3)

“Ermenistan artık bağımsız bir devlet olarak kalmayacak. Ermenistan’ın kontrolünüyeniden sağlayacağız ve Rusya’nın bir parçası olacak.”
Dikkat edilecek olursa, her iki siyasetçi de Güney Kafkasya’daki Ermenistan’a karşıuygulanabilecek yol haritasını bütün çıplaklığıyla ortaya koymaktadır.
Evet sevgili okurlar, Ukrayna’yı Balkanlaştırdıktan sonra, Güney Kafkasları Ermenistaneliyle Ukraynalaştırmak isteyen Biden’ın hamlesine karşı 1500 yıllık Türk Yurdu kendi sinerjisiniortaya koymuş, Dağlık Karabağ’daki batı destekli soykırımcı Ermeni teröristlere Azerbaycaneliyle unutamayacakları bir ders verilmiştir.
İşte bu nedenle, Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Antiterör Operasyonunun gerekçelerini veKarabağ olgusunun gerçeklerini çağrıldığım televizyon kanallarından açıklamaya koyuldum.Bilindiği üzere sorgusuz sualsiz,
“Karabağ 1500 yıllık Türk Yurdudur.”
AnlamıTürkçe
“Kuzeydeki Bağ-bahçelik”
anlamındadır. Çünkü Türkler bütün dünya uluslarına yönlerinrenkliliğini öğretmişlerdir. Karadeniz’in karası kuzey; Kızıldeniz’in kızılı güney; Sarıkamış’ınsarısı doğu; Akdeniz’in akı batı; Yeşilırmak’ın yeşili merkez anlamında kullanıla gelmiştir.Karabağ’a 6. yüzyıldan itibaren Hazarlar, Selçuklular, İldenizliler, İlhanlılar, Karakoyunlular,Timurlular, Akkoyunlular, Safeviler, Avşarlar, Kacarlar ve Azerbaycan Türkleri hâkim olmuştur.Ruslar, 19. yüzyılda Ermenileri bölgeye yerleştirene kadar Karabağ’da Ermeni yok denecek kadaraz bölge tamamen Türk yurdudur. Ermeni Sovyet politikacı Anastas Mikoyan, Lenin'e sunduğu20 Mayıs 1920 tarihli raporda Ermenilerin Karabağ'la herhangi bir bağının bulunmadığı veburanın Bakü'den koparılmaması gerektiğini ifade etmiştir. 24 Temmuz 1923 tarihinde Dağlık“Karabağ Özerk Bölgesi” ilan edilmiştir. Azerbaycan'ın idaresi altında oluşturulan bölge Cevanşir,Şuşa, Cebrail, Zengezur ve Kubatlı'nın bir kısmını kapsamıştır.
Sovyet Rusya’yı arkasına alan Ermenilerin Karabağ'a yönelik faaliyetleri 1970'li yıllarınsonuna doğru giderek artmıştır. Azerbaycan ise Karabağ'ın Azerbaycan'ın ayrılmaz parçasıolduğunu ilan etmiştir. 1987'nin son aylarında Karabağ'da yaşayan Azerbaycan Türkleri,Ermeniler tarafından göçe zorlanmaya başlamıştır. Ermenistan 21 Şubat 1988'de Karabağ'ınErmenistan'a ait olduğunu ilân etmiş ve 24 Şubat'tan itibaren de bu bölgedeki Türkleri baskı altınaaldılar. Aynı yılın Haziran ayında Ermeni Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti, Dağlık Karabağ'ıAzerbaycan Yüksek Sovyet’inden istediyse de teklif reddedilmiştir. Ayrıca bu öneri Moskovatarafından da kabul görmemiştir. Bunun üzerine bölgede yaşayan Ermeniler, 1989'da Karabağ ileyapılan ulaşımı engelleyip yollara mayınlar döşeyerek kontrolü ellerine geçirmeye başlamıştır.1990'da Azerbaycan Halk Cephesi Milli Savunma Komitesini kurarken, Yüksek SovyetPrezidyumu Karabağ'ın Azerbaycan'ın olduğunu tekrar teyit etmiştir. Ancak Sovyetler ‘indağılmasının ardından 1992 yılında Ruslardan destek alan Ermeniler Şuşa, Hocalı ve diğer yerleri katliamlar yaparak bölgeleri Azerbaycan Türklerinden arındırmışlar ve ele geçirmişlerdir.Karabağ ve civarında yaşayan Azerbaycan Türklerinin büyük kısmı mülteci durumuna düştüğügibi binlerce Türk de Ermeniler tarafından vahşice öldürülmüşlerdir. 27 Eylül-10 Kasım 2020tarihleri arasında Azerbaycanlı kardeşlerimiz Türkiye'nin de destek verdiği
"44 Günlük VatanMuharebeleri"
nde büyük kahramanlıklar göstererek Karabağ'ın önemli bir kısmını veErmenilerin işgal ettiği diğer Azerbaycan topraklarını kurtarmıştır. (5) Malum Ermeni silahlıçeteler, son birkaç ayda Azerbaycan ordusunun mevzilerine sistematik şekilde ateş açmaya vearazilere mayın döşemeye devam etmiş, gerginliği arttırarak adeta Azerbaycan’ın müdahaleetmesine zemin hazırlamıştır. Azerbaycan'dan gelen, sözde rejimin feshedilmesi taleplerine karşın“de facto “Artsakh” olarak isimlendirdikleri sözde ‘Dağlık Karabağ Cumhuriyeti’nde 9 Eylül2023 tarihinde adeta meydan okurcasına “
cumhurbaşkanlığı seçimi"
yapılması tansiyonu dahada yükseltmiştir.
Tarihte yazan gerçekler bunlar olmasına karşın, diğer tarafta ülkemizde olayı hiçanlamamış, bölgeyi bilmeyen ‘Zihni Sinir’lerin mebzul miktarlarda bulunduğunu söylemeliyim.İnsan havsalasının alamayacağı olaylar zincirini anlattıkları gibi, bir de herkesin inanmasınıbeklediklerini sadece ifade etmekle yetinelim. İleri sürdükleri savlar, iddialar şahitolmuşsunuzdur. Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Antiterör Operasyonunu bir Azerbaycan-Ermenistan Savaşına sokmuş olanları mı? Ararsın? Azerbaycan-Türkiye BütünleşikliğiniErmenistan-İran karşısına koyanları mı? Hatta III. Dünya Savaşı içerisine koyanları mı? Neistersin var, hem de bol, çok miktarda. Ama en çok da Paşinyan’a saldıranlar ve saydıranlar önplandalar. Zihni Sinir’ler ön plana çıktıklarını zannedip üfürdükçe üfürüyorlar, Paşinyan’a dasaydırdıkça saydırıyorlardı. Bir an, medya towerların en üst katından bakılınca Dağlık Karabağgörünüyor zehabına bile kapıldım. Ortaya konulan büyük yanlışlıkları uyarı görevini yapsanızbile pek de kıymet-i harbiyesi olmuyor. Peki bu durum ne zamana kadar sürmüştür? Ortalık tozduman olunca Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan son noktayı koymuştur, çok da iyi yapmıştır. Zihnisinirlerin kalibresi ortaya çıkmıştır. Erdoğan 78’inci Birleşmiş Milletler Genel Kurulu 13’üncükonuşmasından sonra Türkevi’nde gazetecilerin dikkatini çekerek aşağıdaki şekilde ortayakoymak zorunda kalmıştır: (6)
“Bu son olay (Karabağ operayonu) (Ermenistan Başbakanı) Paşinyan’la, ErmenistanDevletiyle de âlâkalı değildir.
Bu bir yerde Karabağ’daki çapulcu Ermeni takımıyla alakalı birkonudur. Uyarılar yapıldı ama bütün bu uyarılara rağmen bunlar kendilerine çekidüzenvermediler, Azerbaycan da adımını attı. Milli Savunma Bakanımız Yaşar Güler görüşmeleriniyaptı ve bugün ben de İlham (Aliyev) gardaşımla görüşmelerimi yaptım. ‘İşi şu anda bitirdik. Birsıkıntı yok’ dedi ve noktayı koyduk.”

Evet sevgili okurlar 19 Eylül 2023 tarihinde başlayıp 25 saatte biten Azerbaycan’ın DağlıkKarabağ Antiterör Operasyonunda
Azerbaycan ordusu başarılı olmuş, Dağlık Karabağ’dakiErmeni terör unsurlarını temizlemiş, 26 Şubat 1992 tarihinde 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmaküzere 613 Türk’ün soykırıma tabi tutulduğu 31,5 yıl sonra Hocalı’ya girerek yıllardır Minskgrubunun görmezden geldiği tarihî bir ayıbı da temizlemiştir. (7)
Azerbaycan Savunma Bakanlığı, Azerbaycan ordusunun antiterör operasyonunda elegeçirdiği aşağıdaki askeri mühimmatın görüntülerini de yayınlamıştır. (8)
"4 tank, 1 piyade zırhlı aracı, 3 Zastava monteli zırhlı araç, 2 top, 12 obüs, 12 havan topu,468 mayın, 956 havan topu yükleme aracı, 441 havan topu mermisi, 22 bomba atar, 46 bombaatar mermisi, 313 ateşli silah, 66 bin 242 mermi, 50 füze, 300 patlatıcı, 62 el bombası, 3 Fagottanksavar, 28 uçaksavar, 1 mühimmat ikmal aracı, 1 TOR M2 uçaksavar."
Şu gerçeğin de altını çizelim. Antiterör operasyonunun başarılı olmasında ErmenistanBaşbakanı Nikol Paşinyan’ın az da dolsa olaylı katkısı olmuştur.
Yapılan harekât gerilla veyeraltı örgütlerine karşı düzenlenmiş (plan / eylem)’ı içeren bir Kontrgerilla (counter-insurgency) Harekatı’dır.
Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ Anti-terör Harekâtı Azerbaycantopraklarında
“anayasal düzeni tesis”
amacıyla bir
“terörle mücadele operasyonu”
dur. HedefErmenilerin Artsakh dedikleri Dağlık Karabağ’daki Ermeni çetelerini silahsızlandırmak, ‘defacto’ yönetime son vermek ve bölgede Azerbaycan’ın egemenliğini tesis etmektir. Çünkü DağlıkKarabagh bölgesindeki sözde rejim, son günlerde artan bir biçimde bulundukları bölgede,Azerbaycan ordusunun mevzilerine yakınlaşmak, kendi mevzilerini pekiştirmek için siper kazmave farklı istihkam faaliyetleri ve sabotaj girişimleri gibi bir dizi provokasyonlarda bulunmuştur.Üzülerek ifade etmek gerekir ki AB(D) tarafından hem Azerbaycan’ın hem de Türkiye’nin etrafıbu tür yasadışı yapılarla çevrelenmeye çalışılmaktadır. Ortaya konulan siyasî hedef aynen SuriyePeKaKası’nın tasfiye edilmesi gibi Dağlık Karabağ illegal örgütünün silahsızlandırılması veburadaki Ermeni yasadışı yönetiminin kendini feshetmesidir. Bu konuda önemli bir adımatılmıştır.
Türkiye Azerbaycan eklemlenmesiyle Türkistan’ın kucaklaşmasının önünde bölgede engelolarak sadece İran’ın kaldığını rahatlıkla söylenebilir. İran’ın jeopolitik, jeokültürel vejeoekonomik ilişkiler bakımından kendisini bir merkez şeklinde konumlandırmak istemesininkodları, tarihsel olarak Pers İmparatorluğu fikrinin İranlı karar alıcıların zihinsel kodlarınayansımasıyla da yakından ilişkilidir. Bu anlamda Tahran, Şii jeopolitiği üzerinden Şii Dünyası’nınmerkez üssü haline gelmeye çalışırken, Türkiye’yi by-pass ederek Kuşak-Yol projesinde de etkinbir rol almaya çalışmaktadır. Birinci Karabağ Savaşının
“N’oldu Paşinyan” unutulmaz vecizesi gibi şimdi söylenilmesi gereken ise “N’oldu Tahran” olmalıdır, sevgili okurlar.


Dipnotlar:
(1) M. Aybike Sinan,
“Rusya Ermenistan’ı gözden çıkardı mı?”
, Türkiye Gazetesi, 15 Eylül2023, s.2
(2)
Twitter,
EHAMEDYA, ehamedya,
Erişim Tarihi 24.09.2023/
(3) Twitter, EMİRBEYZADE ALPEREN,
@
EMİRBEYZADEALPE1, Erişim Tarihi 24.09.2023/
(4) “Sovyetler Birliği’nin dağılmasını takip eden süreçte devlet ve ulus inşası, ani ve plansızekonomik dönüşümler, etnik krizler ve kontrolsüz göçler gibi çeşitli iç sorunlarla karşı karşıyakalan altı Bağımsız Devletler Topluluğu üyesi, bu sorunlar üzerine uluslararası alandakibelirsizlikler ve tehditler de eklenince güvenlik üzerine bir antlaşma yapmaya karar verdiler.Bunun üzerine, 15 Mayıs 1992 tarihinde
Ermenistan, Kazakistan, Kırgızistan, Rusya,Tacikistan ve Özbekistan
liderleri Taşkent’te bir araya gelerek 1994’te yürürlüğe girecek olanKolektif Güvenlik Antlaşması’nı imzaladılar. 1993 yılında Azerbaycan ve Gürcistan, 1994’te iseBelarus beş yılda bir rızaya dayalı uzatılabilecek olan bu anlaşmaya taraf olmuşlardır.”
(5)
Erhan Afyoncu,
“Karabağ 1500 Yıllık Türk Yurdudur”,
Tarihin Pusulası,
SabahGazetesi,24 Eylül 2023, s.6
(6)
Cumhurbaşkanı Erdoğan gazetecilerin sorularını cevapladı: Çıktığımız her kürsüdehakkı savunduk
, Yeni Şafak Gazetesi, 22/09/2023;
https://www.yenisafak.com/
gundem/cumhurbaskani-erdogan-
gazetecilerin-sorularini-
cevapladi-ciktigimiz-her-
kursude-hakki-savunduk-4562061
, Erişim Tarihi 24.09.2023/
(7) İsmail Zelvi,
“Putin’in İntikamı”,
Milat Gazetesi 25 Eylül 2023, s.6
(8) TRTHABER,
Azerbaycan ordusunun Karabağ'da ele geçirdiği askeri mühimmatıngörüntüleri
, 23.09.2023;
https://www.trthaber.com/
haber/dunya/azerbaycan-
ordusunun-karabagda-ele-
gecirdigi-askeri-muhimmatin-
goruntuleri-797868.html



Yorum Ekle comment Yorumlar (0)

Yapılan yorumlarda IP Bilgileriniz kayıt altına alınmaktadır..!

    YORUM BULUNMUYOR!


 
  HIZLI ARA
 
 
 
  HAVA DURUMU
 
..

Mersin Haberleri, Mersin Son Dakika, Mersin Haber, Haberler, Son Dakika, Mersin, Mersin Siyaset



 
 
ANASAYFA İLETİŞİM KÜNYE GİZLİLİK İLKELERİ

 
Siteden yararlanırken gizlilik ilkelerini okumanızı tavsiye ederiz.
demokratmersin.com © Copyright 2007-2024 Tüm hakları saklıdır. İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz.

URA MEDYA