“Halkoylaması bir tuzaktır”

            “Tuzağı görün ve yoldan dönün”

            “Tuzak, başta R T Erdoğan’a hazırlanmıştır…”

            “Devlet Bahçeli, amaçlı olarak gündeme getirmiştir…” denildi, yazıldı, gösterildi.

            Ancak, tuzağın ne olduğu, nasıl planlandığı, amacı, neler götüreceği demek ki iyi anlatılamadı.

1)      AKP oyları ciddi biçimde düştü,

2)      R T Erdoğan karizması (!) çizildi,

3)      Özellikle büyükşehirlerdeki halkoylaması sonuçları AKP için hüsran oldu,

4)      “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” hayallerde kaldı. Normal koşullarda 2 yıl sonra yapılacak olan Cumhurbaşkanı seçimlerinde mutlak kazanma yolu kapandı,

5)      AKP içindeki huzursuzluklar “Yeni parti” arayışlarını gündeme getirdi…

Tuzak, Türk Milleti’ne hazırlanmıştı. Hazırlayanlarla hâlâ işbirliği içerisinde olan R T

Erdoğan’a da. Bölgemizde yaşadığımız renkli devrimlerden (!) birini de bize sunmak istiyorlardı… NATO müdahalesini bile dillendirdiler. Hatta öyle ki, halkoylamasının yasaları çiğneyerek onayladığı sonuçlarına isyan eden kitleleri de alet etmek istediler oyunlarına.

            Ülke içerisinde PKK terörüyle mücadele eden,

            Ekonomik krizle boğuşan,

            Komşuluk ilişkilerinde henüz “Dostluk” çerçevesi çizemeyen hükümete karşı “Fırsat”  değerlendirmesi yapmaya kalkıştılar.

            “Müttefik” sıfatından vazgeçilmeyen ABD, ülkemizi mecbur ve mahkûm kılmaya çalıştı.

            *                      *

            YSK’nin yasaları çiğneyen duyurusuyla mücadele sürüyor,

            Halkoylaması yapıldı ve yasadışı kararlarıyla mücadele hakkı saklı kalmak üzere şimdi önümüzdeki sürece bakılmalı ve uygun yol izlenmelidir.

            Erken ya da zamanında yapılacak seçimlere “Milli Hükümet” programıyla hazırlanmak ilk ve temel şart.

            Atatürk Cumhuriyet’ini sahiplenen ve oylarıyla ifade eden milyonlarla, yine “Atatürk İlkeleri” temelinde strateji ve bağlı olarak taktik belirlemeler, olmazsa olmazlardır.

            AB-D’nin “Tek Adam” rejimini destekleyerek vatanımızı kolayca parçalama ve milletimizi de saflaştırmaya yönelik çabaları ilk raunda yenildi. Şimdi sırada kendimiz olmak var. Birilerinin 200 yıllık vesayet, prangalar, reklam arası tanımlamalarını yerle bir etmek “Mustafa Kemal’în Askerleri” olarak asıl görevimizdir.

            YAPARIZ!

            *                      *                    

            Çeşitli bahanelerle kutlanması engellenen Milli Bayramlarımız, ilk günkü coşkusuyla kutlanmaya devam edilecek.

            Dünkü 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kutlamalarında olduğu gibi.

            Karar verdik ve uygulamaya devam ediyoruz:

            Egemenlik Kayıtsız - şartsız MİLLETİNDİR

            Niteliği kendinden menkul “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi” MİLLET tarafından destek bulmadı

            Etnik ve dinsel kökeni ne olursa olsun Türk MİLLETİ olarak, birlikte yaşamaya devam kararı aldık.

            Belki de tam olarak anlatamadığımız “Tuzak” oyununu, ne yazık ki ve yine Erdal Atabek’in dediği gibi “Hayat, zamlı olarak öğretti”

            “Bu kadar zam yeter.” deyip aklımızı kullanmak zamanı.

            Başka tuzakları hemen görebilmek, tuzağa düşmeden taarruz edebilmek ve birlikteliğimizi sonsuza kadar sürdürebilmek için.