28 yıl 6 ay
İnsan ömrü için ciddi bir zaman dilimi değil mi?
Ya toplumsal yaşamlar için?
Fazla değil…
Değiştirmek, dönüştürmek, egemenlik elde edebilmek, geliştirebilmek…
On yıllar ister. Plan ister. Program ister…
Azerbaycan tam 28 yıl 6 ay sonra, topraklarını işgalden kurtardı.
Bu zaferi elde etmesi kolay olmadı. 20 yıl öncesinden başladı, ordusunu kurmaya-eğitmeye- güçlendirmeye-güçlü kılmaya…
“Düzenli ordu” zaferi getirdi.
Komşularla birlikteliği-beraberliği ve dayanışmayı da önemsemek gerek…
On yıllar öncesinden söylemeye başlamıştık; ABD’nin dünyanın jandarması rolü bitiyor. Kısaca da şöyle sloganlaştırıyorduk: ABD emperyalizmi çöküyor!
İnandırıcı olamadı geniş kitlelere…
“Çöken güç böyle mi olur?” diye karşıt fikirler dolaştı ardı ardına…
Elbette toplumsal yaşamdaki DEĞİŞİMLER de zaman alıyordu ve alıyor
İşte şimdi ABD’nin “Tek dişi kalmış canavar” olduğu açıkça görüldü!
Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin de “İlelebet payidar kalacağı”
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin garantörlüğü fiili olarak tescillendi,
Doğu Akdeniz’deki çalışmalar güç kazandı,
Karadeniz’deki buluşlar gücümüze güç kattı, (“Doğalgaz faturalarına yansıyacak mı?” diye soranları anımsadım… Sabırlı olun! Lokmayı çiğnemeden yutamayız değil mi?)
Azerbaycan-Türkiye dostluğu perçinlendi,
Atatürk yine ve yeniden birleştirmeye devam ediyor. İçeride ve dışarıda olmak üzere, ULUSAL BAĞIMSIZLIK” programı yerli yerine oturacak!
Deprem, sel, yangınlar, salgın… hepsinin üstesinden el ve gönül birlikteliği ile geliriz.
Geleceğiz!
Şikâyet etmeyi bırakalım da çözüme odaklanalım.
“Tohumlar fidana, fidanlar ağaca, ağaçlar meyveye duracak…”
Duracak da on yılları alarak…
Çocuklarımız ve torunlarımız sağlıklı ve mutlu yaşasınlar diyedir bütün mücadelemiz.
Saadet Pesen saadet05@yahoo.com 137Kasım/2020 İmece