Hiçbir şey gizli kalamaz-kalmaz!

Genel-geçer bir söz ve gerçeklik

Seçim dönemine girildi. Hatta geriye sayım başladı bile diyebiliriz.

Alışık olduğumuz seçim dönemleri gibi değil

Aslına bakarsak “İyi” demeliyiz

Kâğıt kullanımındaki israf, para konusundaki savurganlıklar, zamanı hor kullanmak vb. Henüz görülmedi.

Görülmesin de…

Bunlar meselenin biçimsel yanları olsa da yaşanmışlıkları anımsamadan geçemiyoruz.

Gelelim öze;

20 yıllık iktidarlarını sürdürmek isteyenler, destekleyenler ve yuvarlak masa etrafında değişik mekânlarda toplanıp duranlar var.

1)      Cumhurbaşkanlığı sistemini değiştirmek istiyor yuvarlak masa. Parlamenter sisteme de geçmek istiyor, açıklamalarıyla,

2)      Periyodik toplantılarda ülkenin sorunları ya da çözüm yolları ile ilgili henüz alınan somut bir karar yok,

3)      Cumhurbaşkanı adaylığı konusu ise tam bir kördüğüm. “İsmini açıklayalım da karalamaya başlayın öyle mi?” söylemleri bile dolaşıyor ortalıkta, (Karalanabilecek birileri mi düşünülüyor ki?)

4)      Veeee asıl sorun bence ve tüm Türkiye’ce; gizlenmeye çalışılan GİZLİ ORTAK!

HDP de ARTIK YORULDU VE SESLENDİRDİ; “Biz olmadan kazanamazsınız,” ve ekledi; “Artık

şeffaf olun!” Bitmedi, “Belediye başkanlıklarını bizim desteğimizle kazandınız!” sesleri…

Şöyle değerlendirelim o zaman;

Görünürdeki 6’lı oluşum, perde arkasındaki ya da masa altındaki ortaklarıyla hâlâ

ÇÖZÜMSÜZLÜK içindeler,

Bu gizleme ya da saklama çabalarının beyhude olduğunun farkındalığıyla üstelik…

Hiçbir şeyin saklı kalamayacağını, bunun mümkün olmadığını, bir gün mutlaka açığa

çıkacağını biliyorlar belli ki…

Ne yapmalı?

Ülke sorunlarını ve çözüm yollarını yüreklice seslendirmeli

PKK ve siyasi uzantısı HDP’nin, ABD’nin taşeronu olduğunu YÜKSEK SESLE açıklamalı, gizli-

saklı olan her şeyin bir gün mutlaka gün yüzüne çıkacağının bilinciyle ulusal çıkarlar doğrultusunda kararlar almalı ve aslında kendisine kazandıracak olan ÖZELEŞTİRİYİ vermeli!

Mümkün mü?

Her birimiz ayrı ayrı biliyoruz yanıtı…

Ancak, İSTEK dillendirdiğimiz yönde…

Zama amı bırakalım?

O da kalmadı…
Öyleyse, hak eden hak ettiğini yaşasın!

“***

“Netekim” mi dediniz?

Yoo unutmadım

Unutulur mu?

Gözaltılar, hapisler, işkenceler, ölümler, yaş büyültülerek uygulanan idam cezaları, görevden almalar, sürgünler, devrimci direnişin üzerine toprak örtmeler…

Mustafa Kemal’in Askerleri olarak bizler ayaktayız, mücadeleye devam ediyoruz,

ÜLKEMİZ VE MİLLETİMİZ KAZANINCAYA KADAR!

Saadet Pesen saadet05@yahoo.com 12/Eylül/2022 İmece